Ülkemizde neredeyse sorunlarımıza her geçen gün bir yenisi ekleniyor. Dahası ve asıl problemimiz sorunları konuşamayışımızda.

Problem sorunları konuşamayışımızda

Ülkemizde neredeyse sorunlarımıza he rgeçen gün bir yenisi ekleniyor. Dahası ve asıl problemimiz sorunları konuşamayışımızda. Son olarak başı boş köpekler gündemimizde. Testi kırıldıktan sonra yine elimize dizimize vurduk aslında. Birçok kişi sokaktaki hayvan sayısının artışından zaman zaman şikayetçi olduğu bir süreçten geçerken yürekleri yakan haberler geldi.

Antalya’da 10 yaşındaki Mahra, Köpeklerin saldırdığı Tunahan 15 kez ameliyat oldu, kendini eve kapattı. Bunlar bilinen olaylar. Sokak hayvanlarından korkup kaçmak zorunda kalan, kazaya neden olan birçok durumsa kamuoyunun gündemine bile gelmiyor. Bu duruma çözüm bulunmalı denildiğinde de, ‘Hayvanları katledecekler diye bağırıyorlar.’’ Çok basit bir şekilde bilimsel yollarla çözülebilecek bir durumken çatışma ortamı oluşturuluyor.

Dahası mecliste yasal düzenleme yapması gereken Milletvekillerinin adeta kaos oluşturması. Halbuki hiç kimse köpeğin saldırmasını, bir çocuğun hayatını kaybetmesini veya gereksiz yere bir canlının katledilmesini istemez. Bizi toplum olarak çıkmaza sokan konuşamıyor, tartışamıyor oluşumuz. Çok zor olmamalı sorunları ‘milletin’ vekili olan kişilerin tartışıp toplumun birçok kesiminin kabul edeceği bir noktada karar almak.

Herkese olan hıncınızı Destici’den almayın….

Kamuda çifte maaş, eş-dost atamaları sürekli konuşulan ve zaman zaman da bu kadar da olmaz denilerek isyan edilen bir durum. Bunun son örneğini BBP Genel Başkanı Mustafa Destici’nin kızını mecliste işe aldığı konusu. Destici kızının işe başladığını ancak maaşının bahsedildiği kadar yüksek olmadığını ifade etti. Bir siyasi partinin genel başkanı olarak kızının mecliste işe başlamasının çok normal olduğunu savunarak.

Tuzun kokmasının ötesinde bir yerde olduğunu düşünüyorum. Hata, yanlış önceden yapıldığında bilinçli bile olsa ortaya çıktığında özür dilenirdi. Veya bir süre görünmeme stratejisi güdülürdü. Ama özellikle son yıllarda iktidar muhalefet ayırt etmeden söylemek mümkün bu anormali normalleştirmek için üstün gayret gösteriyorlar. Bu konuda en çok dikkat çekmek istediğim noktaysa şurası; Mustafa Destici en son katıldığı televizyon programında tecrübeli gazeteci Kübra Par’ın soruları net ve adeta kitabın ortasından sorması ilgiyle izlendi.

Sorular, yerinde olmakla birlikte haklıydı da Sayın Par. Ancak, muhalefete en sert şekilde yöneltilen sorular neden iktidar temsilcilerine yöneltilemiyor?  Elbette bunu Kübra Par özelinde söylemiyorum. Veya CHP özelinde hakkaniyetle sorulup tartışılmıyor?