Hayatı

Ahmed Yesevî, XI. yüzyılın ikinci yarısında Kazakistan’ın Çimkent şehri yakınlarındaki Sayram kasabasında doğdu. Babası Sayram’ın tanınan sûfîlerinden Şeyh İbrahim’dir. Yedi yaşında babasını kaybetti ve ailesi ile birlikte Yesi’ye (bugünkü adıyla Türkistan) yerleşti. İlk eğitimini babasından alan Ahmed Yesevî, onun vefatından sonra eğitimine Arslan Bab’ın nezâretinde devam etti. Arslan Bab’ın vefatından sonra ise onun işâreti ile Buhara’ya giderek Yusuf Hemedânî’ye intisap etti. 555/1160’da Yusuf Hemedânî’nin halefi olarak onun dergâhında hizmette bulundu. Sonrasında Yesi’ye dönerek orayı mesken tuttu, irşat faaliyetlerini burada sürdürdü. Rivâyete göre 63 yaşında dergâhın avlusunda bir yer altı mescidi yaptırarak vefatına kadar burada ibadet ile meşgul oldu. 562/1166 yılında Yesi’de vefat etti. Orta Asya Türkleri arasında popüler bir isim haline gelen Ahmed Yesevî’nin türbesi XIV. yüzyılın sonunda Tîmur tarafından yaptırıldı.

Öğretisi

Ahmed Yesevî, tasavvuf anlayışını “hikmet” adı verilen, üslupça sade, muhtevaca zengin şiirleri ile dile getirmiştir. Bu şiirler zamanla farklı kişiler tarafından derlenerek Dîvân-ı Hikmet mecmuaları oluşturulmuştur. Bilhassa dinî-tasavvufî edebiyatın ilk örnekleri olmaları bakımından hikmetler büyük önemi haizdirler. Genelde Türklere İslâm’ın temel esas ve akidesini; özelde ise tâliplere Yeseviyye tarikatının inceliklerini, tarikatın âdab ve erkânını öğretme, hikmetlerin iki temel gayesi olarak gösterilebilir. Ahmed Yesevî Allah ve Peygamber’e muhabbet, dinî kurallara riayet, güzel ahlâk, zikir, nefs tezkiyesi, melâmet gibi hususları hikmetlerinde ele almıştır. 

Öne Çıkan Eserleri

  • Dîvân-ı Hikmet: haz. Hayati Bice, Türkiye Diyanet Vakfı, Ankara 2009.

Kaynak: İslam Düşünce Atlası
Dijital Yapım: MÜSİDER ve TV5 Televizyonu