Deva Partisi Sözcüsü İdris Şahin TV5'te yayınlanan Haber Merkezi programında Mustafa Mehdigil'in sorularını yanıtladı.
Şahin Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki'nin asgari ücret övgüsüne şöyle cevap verdi:
İnsan olanın yüreğinin dağlanmaması mümkün değil. Özellikle o başındaki takkeli ekmek kuyruğunda olan vatandaş bizi bu duruma düşürenlere hakkımı helal etmiyorum diyor. Yani bir siyasetçi için bundan daha ağır bir eleştiri olabilir mi? Bundan daha ağır bir hakaret olabilir mi?
Yıllarca bu insanların oylarıyla iktidarda kalacaksınız muhafazakarlığı, dindarlığı bir şekliyle kendinize bayrak olarak ilan edeceksiniz ve bunların bayraktarlığını yapacaksınız. Bu insanlar soğukta kış günlerinde o ucuz ekmek kuyruğunda size diyecek ki şu ana kadar onlara destek oldum ama bizi bu duruma düşürenlere hakkımı helal etmiyorum diyecek ve siz buradan en ufak bir ders çıkartmayacaksınız ve bir liralık ekmeğin beş liraya çıkmış olmasını alım gücünün artmasıyla tarif edeceksiniz. Bu tamamen siyasette bir pişkinliğin tezahürüdür ve çıkmış olduğu ortamdan koptuğunun bir göstergesidir.
Bu söylemde bulunan siyasetçileri kınıyorum. Gerçekten kınıyorum. Bugün bir ekmeğe bile vatandaşın muhtaç hale getiren iktidarın başını iki elinin arasına alıp çok iyi düşünmüş olması gerekiyor.
Okullar açıldı bugün kırtasiye önlerinde vatandaşın nasıl bir mağduriyet yaşadığını gelsin Sayın Özhaseki görsün. Biz Ankara'da yaşıyoruz. Şurada Keçiören'de, Sincan'da, Etimesgut'ta, Altındağ'da, Mamak'ta ekmek büfelerinin önüne gelsin ve bu vatandaşlarla birlikte bir ekmek kuyruğuna girsin. Kendisi girmiyorsa en yakınında görevlendirdiği isimler bu kuyruklarda vatandaşın alım gücünün nasıl düştüğünü not etsin de bunlarla paylaşsın.
Ama siyasette öyle bir kibirli hale geldi ki iktidar mensupları etrafında olup bitenden habersiz etrafında yaşanan bu tür olumsuzluklara kulaklarını tamamen kapatmış gözlerini kapatmış kendi etrafındaki sanal alemde yürüyorlar. Kendilerine oluşturdukları hayat imkanları üç beş maaşlı danışmanları etraflarında yönetim kurulu üyelikleri alan vatandaşların onlara aktardıklarıyla toplumu yönetmeye çalışıyorlar. Oysa gerçek yüzleşmeleri gerekiyor. Ama ne kadar bunları söylerlerse söylesinler gerçekle yüzleşmelerine de az kaldı demokrasilerde sandık günü geldiğinde o yüzleşme gerçekleşecek.
