Hayatı
XV. yüzyılda, II. Bâyezîd devrinde yaşamış olan Türk mûsikîsi nazariyatçılarından Seydî’nin hayatı hakkında kesin ve yeterli bir bilgiye ulaşılamamıştır. Asıl adının Şeyh Mahbub olduğu tahmin edilmektedir. Kısaca el-Matla’ olarak tanınan el-Matla’ fî beyâni’l-edvâr ve’l-makamât ve fî ilmi’l-esrâr ve’r-riyâdiyât eseri, Türk mûsikîsi tarihinin önemli nazariyat eserlerinden biridir. el-Matla’, XV. yüzyıl Türk mûsikîsi nazariyatı hakkında bilgi sunan, 910/1504 tarihinde Seydî tarafından te’lif edilen Türkçe bir eserdir. el-Matla’, Hüseyin Sadeddin Arel tarafından Sultan II. Murad’a takdim edilen Bedri Dilşad’ın Muradnâme adlı ansiklopedik eserinin mûsikî kısmı olarak kabul edilir. M. Kemal Özergin’in ise el-Matla’ın Muradnâme’nin bir bölümü olmadığını, Seydî mahlaslı bir mûsikî bilgininin te’lifi olduğunu tespit ve tetkik etmiştir. Arel, Muradnâme sanılan Türkçe kitabın 910/1504 tarihinde II. Bâyezîd zamanında Şeyh Mahbub tarafından te’lif edildiği kanaatine varmıştır. Şeyh Mahbub’un eserin müellifi mi yoksa sahibi mi olduğu hususunda tereddütler mevcuttur. Eserin birçok yerinde müellifin Seydî mahlasını kullandığı görülmektedir.
Öğretisi
Seydî mahlaslı Şeyh Mahbub tarafından 1504 yılında Türkçe olarak te’lif edilen el-Matla’ isimli Türk mûsikîsi nazariyat kitabı, XV. asrın bu alandaki önemli eserlerinden biridir. el-Matla’ 12 makam, 7 âvâze, 4 şûbe, terkib ve te’lif tarifleri, usûller, düzenler ve şarkı söyleme ve saz çalmayı öğrenme ve öğretme hakkında bilgiler vermektedir. Ud, Şeşta, Çenk ve Ney enstrümanlarının ta’limi hakkında bilgi sunmaktadır. Mûsikî adâbından bahsetmektedir. Hangi makamın hangi vakitte icra edilmesi gerektiği hususuna değinmektedir.
el-Matla’, XV. yüzyıl Çağatay Türkçesi ile genel olarak manzum (şiir tarzında) yazılmıştır. Arada nesir halinde mûsikî bilgileri de mevcuttur. Nesir bölümlerinde Fârâbî, İbn Sînâ, Safiyüddin Urmevî ve Kemal Tebrizî’nin konuyla ilgili bazı görüşlerine yer verilmekte ve bu görüşlerin kısaca şerh ve izahı yapılmaktadır. Seydî, Safiyüddin Urmevî’nin mûsikî ilmi için “bu ilm-i şerif, ilm-i haktır, terk edecek fen değildir, faziletleri çoktur ve ta’lim edilmelidir” dediğini nakletmektedir.
Seydî, mûsikîyi ilm-i riyâzî ve ilm-i edvâr olarak nitelendirmektedir. Seydî’ye göre rast, makamı makamların anasıdır. Ona göre şâirlerin vezni aruz, gûyendenin (sâzende) ise darb ve usûldür. Seydî’ye göre makamşinasın saz çalmayı öğrenmesi zaruridir. Mûsikî ilmini tam anlamıyla bilmek isteyen kişi bir enstrüman öğrenip çalması gerekir. Seydî, insan tabiatı ve ten rengine göre farklı makamların etkili olduğunu ifade etmektedir. Makamların dört unsur (anâsır-ı erbaa: toprak, hava, su ve ateş) ile ilişkili olduğunu söylemektedir.
Öne Çıkan Eserleri
-
el-Matla’ fî Beyâni’l-Edvâr ve’l-Makamât ve fî İlmi’l-Esrâr ve’r-Riyâdiyât.
Kaynak: İslam Düşünce Atlası
Dijital Yapım: MÜSİDER ve TV5 Televizyonu