Hayatı

Bizans kökenlidir. Çocukluğunu Merv şehrinde, Selçuklu sarayında hazinedar olarak çalışan Ebü’l-Hüseyin ʿAlî b. Muhammed’in kölesi olarak geçirmiştir. Köle olmasına karşın, üst düzey bir eğitim almış, matematik bilimleri ve felsefe alanlarında yetişmiştir. Hayatının önemli bir kısmını Merv’de geçirdiği düşünülmektedir. Horasan Meliki Sencer’in 1118’de Büyük Selçuklu Sultanı olmasından sonraki bir tarihten itibaren sarayın himayesinde faaliyet göstermiştir. Bununla beraber, sûfî karakteristiğinde bir hayat sürmüştür. İhtişamdan, şan ve şöhretten uzak, maddi beklentisi olmayan sade bir hayatı olmuştur. Öyle ki Sultan Sencer’in hediye olarak gönderdiği 1000 dinarı “ev halkının kendisi ve bir kediden ibaret olduğunu, yıllık masrafının 3 dinar, cebindeki paranın da 10 dinar olduğunu” gerekçe göstererek reddettiği rivayet edilir. Hayatı hakkında elde edilen bilgilerin çoğu, çağdaşı ve onu bizzat tanımış olan Beyhâkî’ye dayanır. Ömer Hayyam ve İsfizârî’nin hem astronomi hem mekanik alanda yakın takipçisi olmakla birlikte, bu iki bilginle hangi düzeyde irtibatı olduğu açık değildir. Bazı rivayetlerde İsfehan’da Celâlî takviminin hazırlanması için kurulan rasathaneyle ilişkilendirilse de bunun herhangi bir delili tespit edilememiştir. Faal olduğu yıllarda Selçuklu başkentinin İsfehan değil Merv olması ve Merv’in Sultan Sencer döneminde bir ilim merkezi haline gelmesi, Hâzinî’nin bütün çalışmalarını burada sürdürmüş olabileceğine delalet eder. Nitekim gerçekleştirdiği gözlemleri de Merv şehrinde yapmıştır.

Öğretisi

Hâzinî’nin çalışmalarının odak noktaları astronomi, geometri ve mekanik olmuştur. Kaleme aldığı eserlerin tamamı da bu alanlardadır. Çalışmaları teorik boyutta kalmamış, astronomide bizzat gözlem ve hesaplar yapmış hem astronomi hem mekanik alanında aletler tasarlayıp imal etmiştir. Bilimsel bilgiye bütünlüklü bir bakış açısına sahip olan Hâzinî, geometrik ispatları temel aldığı mekanik ve astronomi çalışmalarını birbirine geçik biçimde sürdürmüştür. 

Astronomi aletleri

Çalışmalarındaki disiplinler arası karakterin en önemli örneği, muhtemelen kaleme aldığı en eski eser olan Makâletu fî ittihâzi kuretin tedûru bizâtiha başlıklı risaledir. Hâzinî bu eserde ağırlıklar, makaralar, dişli çarklar ve kum saati düzeneklerinden yararlanarak göğün günlük hareketini taklit edecek şekilde dönebilen bir gök küre aleti tasarlamıştır. Bu alet, dokuzuncu yüzyıldan itibaren İslâm medeniyetinde yaygın olarak kullanılan gök küre aletinin, İskenderiyeli Heron’un tasarladığı ağırlıklı-makaralı otomat düzeneğinden esinlenerek üretilen inovatif bir modelidir. Hâzinî bir çizimle desteklediği anlatımının sonuna, aletin kullanımına dair örnekler de vermiştir.

Hâzinî’nin astronomi aletlerine dair Risâletu’l-âlât başlıklı ikinci bir eseri daha vardır. Eser, Batlamyusçu rasat geleneğinde kullanılan demirbaş aletleri ele alır. Yedi bölümden oluşan risalede zâtu’ş-şuʿbeteyn denilen iki kollu bir gözlem ve hesap aleti, diopter, duvar kadranı, usturlap gibi gözlem ve hesap aletlerinin yanı sıra yansıma/kırılma ile ilgili optik aletlere de yer verilmiştir. Hâzinî, her bölümde sırasıyla aletin yapımı ve kullanımını, sonra o aletle yapılabilecek matematiksel hesapları, ardından da aletin geometrik ispatlarla teknik incelemesini yapar.

Zîcler

Hâzinî’nin astronomi alanındaki yazımı, alet yapım ve kullanım kılavuzlarından ibaret olmamış, gözlem verileri içeren ve birbirini tamamlayan iki eser daha kaleme almıştır. Bunlardan ilki, ez-Zîcu el-Muʿteber es-Sencerî başlıklı zîcidir (astronomi cetvelleri). Sultan Sencer’e ithaf edilişinden dolayı, 1118’den sonra kaleme alındığı düşünülen zîc, Hâzinî’nin kendi fikir ve sonuçları kadar selefi astronomların çalışmalarını da içerir. Özellikle Sâbit b. Kurre (ö.901) ve Bettânî’nin (ö.929) formül, parametre ve gözlem sonuçlarını alıntılar ve kullanır. Mesela Ay’ın görünmesi meselesinde Sâbit b. Kurre’nin yaklaşımını verir, ardından bu yaklaşımından hareketle kendisinin geliştirdiği matematiksel yöntemi sunar. Farklı takvimleri birbirine dönüştürme cetvellerinden, çıplak gözle görülebilen beş gezegenin (Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter ve Saturn) yıllık ortalama hareketini gösteren cetvellere ve yıldız kataloglarına kadar gelişmiş zîclerde standart olan hemen bütün cetvel türlerini bu eserde bulmak mümkündür. Bunların yanında önemli dini günlerin tespit edilmesine yardımcı olacak cetvellere ve Hint astronomisindeki zaman/devir hesaplarına ilişkin cetvellere de yer verilmiştir ki bu, Hâzinî’nin bilimsel bilgideki bütünlük bakış açısının işareti kabul edilebilir. Hâzinî’nin bu zîcin özeti niteliğinde Vecîzu’z-Zîcu’l-muʿteber isimli bir eseri daha bulunur ki bu eser, Zîcu’s-Sencerî’nin günümüze ulaşan nüshalarındaki eksik kısımların giderilmesine yardımcı olur. 525/1130-31’de kaleme aldığı bu özette Hâzinî, Güneş, Ay ve beş gezegenin konumlarını, dizilimlerini ve tutulmaları diğer eserlerdeki bilgilerle kıyasladığını, gözlemlediğini ve yeniden hesapladığını bildirir. 

Hâzinî’nin astronomi alanında bilinen beşinci eseri, Batlamyus’un kaleme aldığı ve İslâm medeniyetindeki astronominin başeseri olarak kullanılan el-Macestî isimli eserin özetidir. Hâzinî bu özette, Güneş takvimi, Ay’ın hareketi, astronomi aletleri ve tutulmalar gibi kendi çalışmalarına faydalı olacak bölümleri nispeten ayrıntılı şekilde aktarırken, bazı bölümleri bütünüyle dışarıda tutmuştur.

Mekanik

Hâzinî’nin İslâm medeniyetinde üretilen bilimsel bilgiye en önemli katkılarından biri, mekanik alanında kaleme aldığı Kitâbu mîzâni’l-hikme’dir. 515/1121-22’de telif edilen eser, alanında zamanına kadar yazılmış en kapsamlı ve önemli çalışmadır. Eser hem mekanik tarihindeki bilgi birikiminin ortaya çıkış ve gelişimini gösteren bilgileriyle bir ansiklopedi niteliği taşır hem de günümüz seviyesinde hassasiyete sahip bir terazinin yapımına dair bilgi içerir. Kitâbu mîzâni’l-hikme, statik, hidrostatik ve mekaniğin uygulamalı konularını ele alır. Bu bağlamda İbnu’l-Heysem (XI. yüzyıl) ve Ebû Sehl el-Kûhî’nin (X. yüzyıl) ağırlık merkezi teorileri, Grek bilginler Arşimet, Pseudo-Öklides ve Menelaus’un (MS II. yüzyıl) ağırlıklara dair fikir ve ispatları, İskenderiyeli Pappus’un (MÖ III. yüzyıl) çeşitli sıvıların birim ağırlıklarını ölçmeye yarayan areometre isimli aleti ve Bîrûnî’nin benzer amaçlı konik biçimli piknometresi, eserde yer bulan konulardandır. Sâbit b. Kurre’nin eşit kollu terazilere dair risalesinin günümüze ulaşan tek nüshası, bu eser içinde Hâzinî tarafından alıntılanan bölümdür. Hâzinî, mekanik bilgisinin aşama aşama geliştiğinin farkındadır ve bunu eserinde açıkça yansıtır. Hidrostatik terazi fikrinin Arşimed’in icadı olduğunu ve sonradan bu alandaki teorik zeminin geliştiğini anlatır. Kendisinden önce Ömer Hayyam’ın tasarlayıp kullandığı teraziden bahsetmeyi de ihmal etmemiştir. Dahası, eserin asıl konusunu oluşturan mizânu’l-hikme isimli hassas terazinin asıl mucidinin İsfizârî olduğunu, kendisinin sadece bu aleti geliştirdiğini bildirir. Nitekim terazinin yapımına dair bölüm, olduğu gibi İsfizârî’den alıntılanmıştır. Terazinin hassaslığına dair bilgi veren Hâzinî, 4,5 kg’lık bir birim ağırlığın hacmine göre 60.000 ila 100.000’de birlik oranda ağırlık değişiminin tespit edilebileceğini iddia eder. Bu değer, terazinin minimum ölçüm değerinin 45-75 miligram düzeyinde olması anlamına gelir ki bu, Hâzinî’nin on ikinci yüzyıl gibi çok erken bir dönemde modern analitik terazilerin ölçme kapasitesine ulaştığını göstermektedir. Bu özellikleriyle imal edildiği düşünülen terazi, Sultan Sencer’in Merv’deki Selçuklu sarayının hazinesinde değerli metallerin ve taşların saflığını ve kalitesini tespit etmede kullanılmıştır.

Hâzinî’nin eserleri, özellikle de mekanik eseri, İslâm medeniyetindeki bilimsel bilginin dolaşımının ne denli yoğun olduğunu, yüzyıllara yayılan bir yelpazenin bilgi dağarcığını tek elde toplayabilmeyi mümkün kıldığını ve bu bilgi birlikteliğinden olağanüstü hassas verilerin elde edilebildiğini göstermesi bakımından İslâm medeniyetindeki bilimin tarihine ışık tutan nadide çalışmalardır.

Öne Çıkan Eserleri

  • ez-Zîcu el-Muʿteber es-Sencerî: British Library, Or 6669, Vatican Apostolic Library, Ar. 761.

  • Kitâbu Mîzâni’l-Hikme: St. Petersburg, Khanikoff 117.

Kaynak: İslam Düşünce Atlası
Dijital Yapım: MÜSİDER ve TV5 Televizyonu