Hayatı

Bugün İran sınırları içinde olan Şîraz yakınlarındaki Îc’de 680/1281 yılında doğdu. İlk eğitimini Îc’de aldı. Kutbüddin eş-Şîrâzî ve Zeynüddin el-Henkî gibi isimlerden ders okudu. Beyzâvî ve Çarperdî gibi isimlerle hoca talebe ilişkisi içinde olduğu ya da görüştüğü muhtemeldir. Îcî daha sonra Çarperdî ile mektuplaşma yoluyla münazaralar da yapacaktır. Îcî eğitiminin başlangıcından sonra Şîraz’a, sonra da İlhanlılar’ın başşehri Sultâniye’ye gitti ve vezir Reşîdüddin Fazlullah’ın himayesine girdi. Olcaytu Han döneminde (1304-1316) kadılık görevini yürüttü. Îcî 703-716/1304-1316 yılları arasında İlhanlı hükümdarı Olcayto Han’ın seferlerde yanında taşıdığı Seyyar Medrese’de müderrislik yaptı. Bu yıllarda sefer dönemleri dışında Tebriz’de ikamet etti. Reşidüddün Fazlullah’ın vefatından sonra 727/1327 yılında Şîraz’a dönüp kadılığa başladı. Daha sonra Şîraz’ı terk ederek Şebenkara’da ikamet etti. İlhanlı hâkimiyetinin sona ermesi üzerine (736/1335-36) Şîraz’a döndü ve buranın yeni hâkimi Emîr Ebû İshak yönetiminde kâdîlkudât oldu. Bu dönemde Hâfız-ı Şîrâzî ile de görüştü. Îci’nin arabuluculuk girişimlerine rağmen Muzafferîlerin Şîraz’ı kuşatması üzerine Îc’e gitti (754/1353) ve Şah Şücâ‘’ın himayesine girdi. Bir yıl sonra Îcî, Kirman valisi tarafından tutuklandı ve Direymiyân’da hapsedildi. 756/1355 yılında hapisteyken vefat etti.

Öğretisi

Îcî’nin eserleri, İslâm düşüncesi ve Osmanlı tedris geleneğinde kalıcı etkiler bırakmıştır. Bu etki, Îcî’nin müdevven ve vazedilmiş ilimlerde tedris edilebilir metinler inşa etmesiyle ilgilidir. Aynı zamanda belli bir konusu olan yeni ilimler de inşa ve vaz etmesinin bir sonucudur. Onun kelâm eseri el-Mevâkıf bütün İslâm düşüncesinin bir hasılası ve kritiği niteliğindedir. Vaz ilmi, Îcî’nin oldukça kısa bir risalesiyle artık müstakil bir ilim olma yolundaki ilk adımıdır. Onun akaid, âdâb, fıkıh usûlü, ahlâk ve dil ilimlerine yazdığı bütün metinler şerh ve hâşiyelere konu olmuştur. Bu özelliğiyle Îcî medrese tedris geleneğinde temel metinlerin sahibi konumunda muhakkik bir alimdir. özelliğiyle Îcî medrese tedris geleneğinde temel metinlerin sahibi konumunda muhakkik bir alimdir.

Kelam

Îcî, Râzî ile başlayan muhakkik âlimlerden olup sonraki dönemlere etkisi en fazla olan âlimlerden biridir. Îcî İslâm felsefe ve kelâmının geç dönemdeki hasılasını el-Mevâkıf adlı eserinde toplamıştır. Kelâmı metafizik gibi tümel bir ilim olarak tasarlayan Îcî, onun bu tümelliğini iptal edeceği gerekçesiyle Konevî’nin arkadaşı olan Urmevî’nin kelâmın konusunun Allah’ın zâtı, sıfatları ve fiilleri olması yönündeki teklifini eleştirmektedir. el-Mevâkıf genel konuları incelemek noktasında felsefî müfredatı da içermekle birlikte kelâmî düşüncenin ana karakteristiğini belirleyen kâdîr-i muhtâr tanrı anlayışı temel ilke olarak korunmuştur. Nefsin mücerred bir cevher olarak varlığının kabulü, bilginin tanımı ve zihnî varlık gibi felsefî meseleler kelâmî düşüncenin perspektifiyle tadil edilmiştir. Bilgi ve varlık alanında deterministik düşüncenin reddi de ikinci korunan ilke olarak Îci’nin kelâm düşüncesinin temel karakteristiklerinden biridir. İcî bilgi ve varlık alanında temel bir görüş oluşturduktan sonra kelâmda fizik dünyanın incelemesine geçer. Geç dönem kelâm kitaplarında olduğu gibi semiyyat bahisleri Îci’nin eserinin de çok az bir bölümünü oluşturmaktadır.

Öne Çıkan Eserleri

  • el-Mevâkıf fî ‘İlmi’l-Kelâm: İstanbul 1339.

  • Cevâhirü’l-Kelâm: nşr. Ebü’l-Alâ el-Afîfî, Mecelletü Külliyyeti’l-Âdâb, Kahire 1934, s. 224-225.

  • el-‘Akâ‘idü’l-‘Adudiyye: Mecmûa fi’l-‘Aķâ‘id içinde, İstanbul 1331.

  • Risâletü’l-Vaz‘iyye: İstanbul 1292.

  • el-Fevâ‘idü’l-Gıyâsiyye fî ‘Ulûmi’l-Belâga: nşr. Âşık Hüseyin, Kahire 1991.

  • Şerhu Muhtasari’l-Müntehâ: İstanbul 1307, 1317; Bulak 1316-1319; Beyrut 1983.

  • Risâle fî Tahkîki’l-Kelâmi’n-Nefsî (Risâle fî Kelâmillâh): İslâm İlim ve Düşünce Geleneğinde Adudüddin el-Îcî içinde, ed Eşref Altaş, İslâm Araştırmaları Merkezi (İSAM), İstanbul 2017, s. 391–408.

  • Âdâbü’l-Bahs, el-Âdâbü’l-‘Adudiyye, er-Risâletü’l-‘Adudiyye: İstanbul 1267, 1274; Kahire 1306, 1310.

  • Hâşiyetü’l-Keşşâf: Süleymaniye Ktp., Beşir Ağa, nr. 1113.

  • Tahkîku’t-Tefsîr fî Teksîri’t-Tenvîr: Süleymaniye Ktp., Damad İbrahim, nr. 134.

  • Ahlâk-ı ‘Adudiyye: thk. Müstakim Arıcı, "Adududdîn El-Îcî’nin Ahlâk Risalesi: Arapça Metni ve Tercümesi", Kutadgubilig: Felsefe Bilim Araştırmaları Dergisi, sy. 15 (2009), s. 135-172. 

  • el-Medhal fî ‘İlmi’l-Me‘ânî ve’l-Beyân ve’l-Bedî‘: nşr. Taha Boyalık, İslâm İlim ve Düşünce Geleneğinde Adudüddin el-Îcî içinde, ed. Eşref Altaş,  İslâm Araştırmaları Merkezi (İSAM), İstanbul 2017, s. 119–86.

    Kaynak: İslam Düşünce Atlası
    Dijital Yapım: MÜSİDER ve TV5 Televizyonu