Türkiye'nin barajları dayanıklı mı?

Abone Ol

Libya'nın doğusunu etkileyen Daniel fırtınası sonucu iki baraj çöktü. Libya Kızılayı'nın açıklamasına göre ölü sayısı 11 bine yükselirken binlerce kişi ise hala kayıp. Su Politikaları Derneği Başkanı Dursun Yıldız, Libya’da yaşanan olay sonrası Türkiye’deki baraj ve göletlerin dayanıklılığına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Derne’de şiddetli yağış ve kasırganın etkisiyle oluşan taşkının barajlar tarafından kontrol edilemediğini hatırlatan Yıldız, barajın kırılmasıyla yaklaşık 20-25 milyon metreküplük su hacminin Derne’ye aktığını kaydetti.


'BARAJLARIMIZIN EMNİYET KATSAYILARI YÜKSEK'
DSİ kayıtlarına göre ülke genelinde 861 baraj bulunduğunu aktaran Yıldız, 'Bu barajlarımızı yaparken ve işletirken birçok riske karşı güvenlik katsayılarını çok yüksek tuttuk. Bu nedenle karşılaştığımız birçok şiddetli depremlere rağmen barajlarımızda endişeye sürükleyecek kadar hasar oluşmadı. Bazı yüzey çatlakları ve küçük hasarlarla bu işleri atlatabildik. Türkiye barajlarının çok büyük bir bölümünün güvenlik riskine karşı emniyet katsayılarının yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Ama bu bizim aşırı hava olaylarına karşı gerek işletme gerek inşaat açısından hazırlıksız olmamızı gerektirmez. Bizim aşırı hava olaylarına teknik olarak maruz kalabilme potansiyeli yüksek bölgelerimizde, barajlarımızın karşı karşıya kalabilecekleri riskleri gözden geçirmemiz lazım' diye konuştu.

'GÖLETLERDEKİ RİSKLER BARAJDAN DAHA YÜKSEK'
Daha çok tarımsal sulama amaçlı kullanılan göletlerin güvenlik açısından daha esnek olduğunun altını çizen Yıldız, 'Bana göre göletlerimizde oluşabilecek bazı risklerin önümüzdeki dönem için barajlarımızdan daha yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Göletlerimizin kontrol altına alınması, işletme, bakım ve rehabilitasyonlarının daha sık yapılması ve teknik analizler sonrasında hangi göletlerin hangi konularda rehabilite edilmesinin tespit edilmesi iyi olur' dedi.


'HAVA OLAYLARINA KARŞI DİKKATLİ OLUNMASINDA FAYDA VAR'
Türkiye’de daha önce herhangi bir baraj yıkılması olayıyla karşılaşılmadığını söyleyen Yıldız, bu durumun bazı risklerle karşılaşılmadığı anlamına gelmediğini belirterek, “Göletlerin büyük bölümü büyükşehir belediyelerince işletilir. Aşırı hava olaylarını ani olarak küçük hacimli göletlerimizi birdenbire doldurup Libya’da olduğu gibi üzerinden suyun aşma riskini azaltmaya yönelik çabalar içinde olmamızda fayda var. Özellikle çok sayıda hidroelektrik santrallerin yağışların aşırı ve kısa süreli bir şekilde düştüğü bölgelerde yer aldığını dikkate aldığımızda onların da aşırı hava olaylarına karşı dikkatli olmasında fayda var” diye konuştu.

'DSİ VE GÖLET İŞLETEN BELEDİYELER İŞ BİRLİĞİ İÇİNDE OLMALI'
Türkiye'nin Libya ile kıyaslanmayacak şekilde çok önemli bir altyapıya ve birikime sahip olduğunu belirten Yıldız, 'Türkiye, Libya ile kıyaslanmayacak şekilde çok önemli bir altyapıya ve bilgi birikimine sahip. DSİ Genel Müdürlüğü, barajlarımızın gerek yapım gerek işletme aşamasında güvenliğini alabilecek ve bunu en üst seviyede gerçekleştirecek bilgi birikimi ve donanımına sahip. Ama DSİ’nin dışında göletleri işleten büyükşehir belediyelerimiz ve diğer kurum kuruluşlarımızı bu konuda önümüzdeki dönem yaşanabilecekleri göz önüne aldığımızda daha dikkatli olmalarında ve olası riskleri minimize edecek önlemler konusunda DSİ ile iş birliği içinde yürüyüp gerekli önlemleri almalarında büyük fayda var' ifadelerini kaydetti.