GÜNDEM

Türkiye AB üyesi olursa ne olur, neler değişir? Türkiye AB'ye girerse para birimi ne olur?

Abone Ol

1. Her T.C. vatandaşı aynı zamanda AB vatandaşı olacak

AB üyeliği ile birlikte, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları aynı zamanda AB vatandaşı olacak ve Birlik üyelerinin yararlandığı tüm haklardan faydalanacaklar. Pasaport olmadan da, nüfus cüzdanı ya da geçerli bir kimlik kartı ile diğer üye ülkelere seyahat edebilecekler. Bu ülkelerdeöğrenim görebilecek ve çalışabilecekler. Türkiye'nin diplomatik temsilciliğinin olmadığı 3. ülkelerde, eğer herhangi bir AB üyesi ülkenin diplomatik temsilciliği varsa, o ülkenin vatandaşı ile eşit koşullarda diplomatik korumadan ve tüm siyasi haklardan yararlanacaklar.

Avrupa Birliği'nin İşleyişine Dair Antlaşma'nın Konsolide Versiyonu, "Ayrımcılık Yapmama ve Birlik Vatandaşlığı" ilkelerini düzenleyen 2. Kısım ve Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı, 5. Başlık.

2. Türkler, AB üyesi ülkelerde seçme ve seçilme hakkına sahip olacak

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, üyelikle birlikte AB vatandaşlığını da kazanacaklarından, bunun getirdiği tüm demokratik haklardan da yararlanabilecekler. İkamet ettikleri AB ülkelerinde o ülkelerin vatandaşları ile eşit koşullarda yerel seçimlerde ve Avrupa Parlamentosu seçimlerinde oy kullanabilecek ve aday olabilecekler.

Avrupa Birliği'nin İşleyişine Dair Antlaşma'nın Konsolide Versiyonu, "Ayrımcılık Yapmama ve Birlik Vatandaşlığı" ilkelerini düzenleyen 2. Kısım ve Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı 5. Başlık.

3. Türkçe AB'nin resmi dillerinden biri olacak

Tüm AB üyesi ülkelerin dilleri, Avrupa Birliği'nin resmi dili olarak kabul edildiğinden, üyelikle birlikte Türkçe de resmi AB dillerinden biri olacak. AB'nin resmi evrakları ve internet sitesi Türkçe'ye de çevirilecek. AB kurumları ile yazışmalar, başvurular, şikayetler Türkçe yapılabilecek, yanıtlar Türkçe alınabilecek. AB mevzuatındaki gelişmeler Türkçe de yayınlanacak. Yabancı dil bilmemek, AB ile iletişim kurmakta, AB belgelerini izlemekte sorun olmaktan çıkacak.

Avrupa Birliği'nin İşleyişine Dair Antlaşma'nın Konsolide Versiyonu, "Ayrımcılık Yapmama ve Birlik Vatandaşlığı" ilkelerini düzenleyen 2. Kısım, Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı 5. Başlık.

4. Kişisel verilerin gizliliği koruma altında

AB mevzuatı, kişisel verilerin toplanması ve kullanımına ciddi sınırlamalar getiriyor. Kişilere özel bilgiler, ancak açıkça belirtilen meşru amaçlarla toplanabiliyor ve ilgili kişilerin onay vermesi halinde kullanılabiliyor. Irk, etnik köken, siyasi görüş, dini veya felsefi inanç, sendika üyeliği, sağlık ve cinsel yaşama ilişkin kişisel bilgileri içeren verilerin toplanması ise yasak. Herhangi bir veri toplama işleminde, verileri toplayan kişinin, kendisi, işlemin amacı ve verilerin nereye iletileceği hakkında bilgi vermesi gerekiyor. Kişisel gizlilik ile ilgili hakları ihlal edilen herkes, hukuki yollara başvurma hakkına sahip.

AB mevzuatına göre, üye ülkeler söz konusu verilerin korunmasından sorumlu bağımsız ulusal birimler kurmakla yükümlü. Üye devletlerden üçüncü ülkelere kişisel veri transferi ise, ancak söz konusu ülkelerde, verilerin en az AB'deki kadar sıkı kurallarla korunuyor olması halinde mümkün. Kişisel verilerin korunmasına ilişkin kurallar, ulusal güvenlik, savunma, kamu güvenliği ve cezai kovuşturmanın söz konusu olduğu durumlarda esnetilebiliyor.

Avrupa Birliği'nin İşleyişine Dair Antlaşma'nın Konsolide Versiyonu 16. Madde, Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı 8. Madde ve 95/46/AT sayılı, Kişisel verilerin işlenmesine ilişkin bireylerin korunması ve bu tür verilerin serbest dolaşımı hakkında Direktif

5. Vatandaşlar AB kurumlarını ve üye devletleri şikayet edebiliyor

Avrupa Birliği vatandaşı olan veya üye ülkelerde ikamet eden herkes, Avrupa Parlamentosu'na Avrupa Birliği'nin faaliyet alanlarıyla ilgili ve kendisini doğrudan etkileyen konularda dilekçe verme hakkına sahip. Ayrıca, AB kurallarını ihlal eden üye devletleri de, Avrupa Komisyonu'na şikayet edebilir. Komisyon'a gönderilen basit bir şikayet mektubu, ilgili üye devlet hakkında Komisyon tarafından soruşturma başlatılması için yeterli. Şikayetin haklı bulunması halinde, önce üye devlete hatasını düzeltmek için belirli bir süre tanınıyor. Sürenin bitiminde ihlal hala devam ediyorsa, konu Avrupa Birliği Adalet Divanı'na taşınıyor. Divan kararının ardından da hata düzeltilmemişse, ilgili devlet para cezasına çarptırılabiliyor. Şikayetler genellikle çevre, sosyal haklar, serbest dolaşım, ayrımcılık gibi konuları kapsıyor.

Aynı şekilde, AB vatandaşları ve üye devletlerde yaşayan herkes, AB kurumlarının görevlerini yapmamaları, eksik veya yanlış yapmaları ya da AB kurallarını ihlal etmeleri halinde, Avrupa Ombudsmanı'na (kamu denetçisi) başvurabiliyor. Avrupa Parlamentosu tarafından seçilen ve bir denetleme ve şikayet mercii olan Ombudsman, tümüyle bağımsız ve tarafsız bir kurum olarak görev yapıyor. Bireyler, şikayetlerini doğrudan Ombudsman'a yazmak veya internetteki şikayet formunu doldurmak suretiyle yapabiliyor. Başvuruların büyük bir bölümünde ilgili kurum, Ombudsman tarafından konu hakkında bilgilendirildikten sonra sorunu çözüme kavuşturuyor. Şikayetin haklı bulunması ve buna rağmen ilgili kurumun sorunu gidermemesi halinde Ombudsman, çeşitli çözüm yollarına başvuruyor. AB üyelik sürecinde Türkiye'nin de benzer bir yapı oluşturması gerekiyor.

Avrupa Birliği'nin İşleyişine Dair Antlaşma'nın Konsolide Versiyonu, "Ayrımcılık Yapmama ve Birlik Vatandaşlığı" ilkelerini düzenleyen 2. Kısım ile aynı Antlaşma'nın 258-260. Maddeleri ve Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı 5. Başlık

6. İşçilere AB ülkelerinde serbest dolaşım hakkı

İşçilerin serbest dolaşımı, AB'nin dört temel serbestisinden birini oluşturuyor. Tek Pazar'ın gelişimine paralel olarak gittikçe önem kazanan bu hak, 1993 yılında AB vatandaşlığının bir getirisi olarak benimsendi. Tüm üye devlet vatandaşları aynı zamanda AB vatandaşı olduklarından, herhangi bir AB ülkesinde uyrukları nedeniyle ayrımcılık görmeden açık işlere başvurma ve çalışma hakkına sahipler. Bunun tek istisnası kamu düzeni, kamu güvenliği ve kamu sağlığı nedeniyle getirilebilecek sınırlamalar. Türkiye vatandaşları da, üyelikle birlikte, hukuken bu hakka sahip olacak. Ancak AB'nin son genişlemesinde, yeni üyelerin işçilerinin serbest dolaşımına 5-7 yıl arasında sınırlamalar getirildi. Benzer bir sınırlama, büyük olasılıkla Türkiye için de uygulanacak. Ancak bu sınırlama, karşılıklı olacak. Yani Türkiye için getirilen kısıtlama süresi bitene kadar, diğer AB ülkelerinin işçileri de Türkiye'de çalışamayacak. Sürenin tamamlanmasıyla dolaşım serbestisi çift taraflı olarak sağlanacak.

Avrupa Birliği'nin İşleyişine Dair Antlaşma'nın Konsolide Versiyonu, "Birlik Politikaları ve İç Eylemleri" düzenleyen 3. Kısım; Kişilerin, hizmetlerin ve sermayenin serbest dolaşımına ilişkin IV. Başlık

7. İş adamları AB'de iş kurup hizmet sunabilecek

Hizmet sunumu hakkı da, işçilerin serbest dolaşımı gibi, AB'nin dört temel serbestisinden biri. Hizmetler; malların, sermayenin ve kişilerin serbest dolaşımı ile ilgili düzenlemelerin dışında kalan ve bir ücret karşılığı yapılan tüm faaliyetleri kapsıyor. Özellikle, sınai ve ticari faaliyetler ile el sanatları ve serbest meslek faaliyetleri bu tanıma giriyor. İş kurma hakkı ile hizmet sunumu serbestisi birbiriyle yakından ilişkili. İş kurma hakkı, bir ekonomik faaliyetin diğer bir üye ülkede devamlı olarak ve yerleşmek suretiyle, yani ticari bir varlık aracılığıyla yapılması halinde söz konusu oluyor. Hizmet sunumu serbestisi ise bir başka üye ülkede yerleşik olmadan geçici olarak hizmet sunulmasına ilişkin. Tüm üye devlet vatandaşları gibi, Türkiye vatandaşları da üyelikle birlikte bu haklara sahip olacak.

8. Tüketicilerin sigorta seçenekleri artacak

Tüketicilerin sigorta seçenekleri artacak Sigorta sektöründe “Tek Pazar”a sahip olan AB’de, üye ülke firmaları diğer ülkelerde hizmetlerini serbestçe pazarlayabiliyor, tüketiciler de sigorta işlemleri için herhangi bir üye ülkedeki sigorta şirketinden hizmet alabiliyor. Sigorta şirketlerinin kuruluşunda, tüm üye ülkelerde tek izin prosedürü uygulanıyor. Yani, ev sahibi üye ülke tarafından bir şirkete verilen sigortacılık işlemleri yapma izni, tüm üye ülkelerde geçerli oluyor. Üyelikle birlikte, Türk firmaları, yaklaşık 600 milyonluk, alım gücü yüksek bir pazarda sigortacılık hizmetlerini serbestçe sunabilecek. Aynı şekilde, AB firmaları da Türk pazarında, Türk firmaları ile aynı koşullarda faaliyet gösterecek. Rekabetin, çeşitliliğin ve kalitenin artmasına neden olacak bu uygulamadan en fazla yarar görecek olanlar ise tercih alanı genişleyecek olan tüketiciler.

9. Avro kullanımı

Avro kullanımı hayatı kolaylaştıracak Türkiye’nin AB üyeliği ve Avro alanına katılımıyla birlikte, kur farkı problemi, para değiştirme ve benzeri işlemlerden kaynaklanan komisyon ücretleri ve kambiyo marjları gibi ek maliyetler ortadan kalkacak. AB ülkelerine seyahatlerde, ithalat ve ihracatta önemli avantaj sağlanacak. Tüketici için aynı ürünün, değişik üye ülkelerdeki fiyatlarını karşılaştırma ve en uygun fiyat tercihini yapma imkânı doğacak. Özellikle internet üzerinden yapılan alışverişlerde tek para birimi uygulaması tüketicinin lehine olacak. Görme engellilerin kullanabileceği şekilde tasarlanan madeni Avro’lar da engelliler için kolaylık sağlayacak. Avro bölgesinde kullanılan madeni paraların bir tarafında ortak bir tasarım, diğer tarafında ise ülkelerin kendi tarihi ve kültürel mirasları ile ilgili semboller yer alıyor. Türkiye’nin de AB üyesi olarak Avro Bölgesi’ne katılması ile birlikte, madeni Avro’ların bir kısmı, Türkiye’nin belirleyeceği özel bir sembolle basılacak. Böylelikle; Avusturya’nın Mozart’ı, Yunanistan’ın Zeus’u ya da İtalya’nın Leonardo da Vinci’si gibi, Türkiye’den de bir sembol Avro’lar üzerinde yer alacak.

10. Türkçe AB’nin resmi dillerinden biri olacak

Türkçe AB’nin resmi dillerinden biri olacak Tüm AB üyesi ülkelerin dilleri, Avrupa Birliği’nin resmi dili olarak kabul edildiğinden, üyelikle birlikte Türkçe de resmi AB dillerinden biri olacak. AB’nin resmi evrakları ve internet sitesi Türkçe’ye de çevirilecek. AB kurumları ile yazışmalar, başvurular, şikayetler Türkçe yapılabilecek, yanıtlar Türkçe alınabilecek. AB mevzuatındaki gelişmeler Türkçe de yayınlanacak. Yabancı dil bilmemek, AB ile iletişim kurmakta, AB belgelerini izlemekte sorun olmaktan çıkacak.

Devamı için tıklayınız

Kaynak: www.ab.gov.tr