Sözün bittiği yer Gazze! Dünya onlara gözlerini yumuyor. Yapılan zulmü her gördüğümüzde acıyı yüreğimizde hissediyoruz. Kimse bu yaşanan soykırıma dur demiyor.
Filistin'in arkasında kimse yok, islam ülkeleri ve yetkilileri konuya ilişkin kınamalar ve açıklamalarda bulunsa da her saat Filistinli müslümanların aleyhine işliyor. İşgalci İsrail'in bu hain saldırılarına sert bir tepki ve tavır görünmezken milyonlarca sivil bombardımanların gölgesinde yaşama tutunmaya, sevdiklerini kaybetmeye şahit oluyor. İşgalci İsrail'in Gazze'deki alçak saldırılarında insanlık krizi her geçen saniye dahada derinleşiyor...
"Yaptırım uygulanması gerekir"
Günlerdir savaşın gölgesinde yaşananları Filistinli gazeteci Mohammed Abu Taqiya tv5.com.tr'ye anlattı.
Taqiya, İslam ülkelerinin tutumuna ilişkin, istisnai bir süreçten geçildiğine dikkat çekerek "Filistinli Müslümanlara destek sağlamak için İslam ülkelerinin ciddi bir baskı oluşturulması gerekiyor" dedi. İşgalci İsrail'in Filistin’i silme girişiminde bulunmaya başladığını ifade eden Taqiya bu duruma daha önce verilmemiş tepkiler ve tavırlar gösterilmelisi gerektiğini vurguladı.
"İslam dünyası İşgalci İsrail'e yaptırım uygulamalı"
Geçtiğimiz günlerde Netanyahu'nun Birleşmiş Milletler'deki tutumundan söz eden Taqiya, "İsrail Başbakanı Netanyahu, Birleşmiş Milletler (BM)’de Filistinsiz, Kudüssüz bir silinmiş haritadan bahsetti. Filistinlilerin direnişi hem hukuki hem insanı hem de dini değerlere göre haktır. İslam dünyasından bir yanıt gelmeli en azından İşgalci İsrail’le var olan ilişkilerin kesilmesi, yaptırım uygulaması gerekir” dedi.
İnsani durum vahim halde...
Taqiya bölgedeki insanlarla konuştuğunda sivillerin insani durumlarının çok vahim halde olduğunu, içme suyu bile bulamadıklarını, bölgede elektriğin olmadığını güneş enerjisi ya da jeneratörlerle 2 günde 1 kaç saat elektrik sağlamaya çalışıldığını anlattıklarını ifade etti.
Sınırda durdurulan insanı yardımlar ve enkaz altındakilere ilişkin konuşan Taqiya şu açıklamaları kaydetti;
Bulaşıcı haslıklar olabilir
Canlı ve cansız binden fazla insanın enkazlar altında olduğu bildiriliyor. Oradaki kısıtlı imkanlardan dolayı onlara ulaşılamıyor. Cansız insanların enkaz altında uzun süre kalması bölgede önümüzdeki günlerde salgın ve bulaşıcı hastalıklara yol açabilir. İnsani hiçbir yardım verilmiyor.
"İnsani yardımlar sınırda duruyor"
Türkiye’nin Ürdün ve Mısır’ın gönderdiği insani yardımlar sınırda duruyor. Geçişler için izin verilmiyor. İşgalci İsrail tehdit ediyor, “geçmeyeceksiniz vuracaksınız” diyor. Sınır kapısını 6-7 defa bombalamasına şahit olduk. Bu tüm hukuki yasalara ve insan haklarına Müslümanlara ve İslami değerlere aykırı bir durum.
Yaralı ve şehitlerin yüzde 70'i...
İşgalci İsrail Gazze'yi neredeyse havadan imha etmeye çalışıyor, binlerce binayı bombalıyor. İşgalci İsrail'in ordusunun bölgedeki soykırımında ise bir sayıdan bahsetmek mümkün değil. Mohammed Abu Taqiya, "22 hastanenin boşaltılması istendi orada hastalar varken. 10 binden fazla yaralı, 3 binden fazla şehit edilmiş insanlardan bahsediyoruz. Filistin’de bombardıman hiç kesilmiyor, İşgalci İsrail binden fazla çocuğu şehit etti. Yaralı ve şehitlerin yüzde 70’i kadın ve çocuklardan oluşuyor" dedi.
Yerinden edilen Filistinlerinin durumunun ne olacağına ilişkin ise Taqiya açıklamalarını şöyle sürdürdü;
"Psikolojik anlamda büyük desteğe ihtiyaç var"
"Yerinden edilen Filistinliler başka bir bölgeye geçmek zorunda. İnsanların insanı durumu çok kötü, zor şartlarda yaşam mücadelesi veriyorlar. Özellikle Birleşmiş Milletler (BM)’ye bağlı UNESCO bölgedeki hizmetlerinden sanki vazgeçmiş gibi. Oradaki hizmetleri birkaç bölgede durduruldu ve oradaki bu durdurulma ciddi bir krize yol açmış. İnsanların sağlık durumu, gıda açısından zor durumda.
Psikoloji anlamından çok büyük bir desteğe ihtiyaçları var. Oradaki çocuklar şok altında, binden fazla çocuğun katledilmesinden bahsediyoruz ve oradaki çocuklar bunu görüyor ve yakından takip ediyor. Bunların hepsi bir insani krizin göstergesidir."
Hizbullah savaşa girerse savaşın seyri nasıl değişir mi sorusuna ilişkin ise Taqiya hiçbir şeyin henüz belli olmadığını, bütün ihtimallere açık olunduğunu belirtti. Hizbullah'ın caydırıcı bir mesaj vermeye de çalıştığını ifade eden Taqiya şöyle devam etti;
"Bu bölgesel bir savaşa gidebilir, bütün ihtimallere açık hala ne olacağı ve nasıl olacağını kestirmek zor. Hizbullah yavaş yavaş İşgalci İsrail’e karşı birkaç noktada çatışma gerçekleştirerek vurdu. Onunla caydırıcı bir mesaj vermeye çalıştı. “Bende buradayım” mesajı vermeye çalışıyor. Buda Gazze’deki durumu hafifletmek için bütün güç oraya yoğunlaşmasın diye bir dağıtma oluşturmak için bunu gerçekleştiriyor. İlerleyen zamanlarda gelişecek ve ortaya çıkacak şartlara göre ne olacağı bilinmiyor bütün ihtimallere açık bir durumdayız."
"Güney bölgelerine gitmeye çalışan siviller şehit edildi"
"İşgalci İsrail, Gazze’deki Filistin halkını Gazze’den çıkarmaya çalışıyor. İnsanlar bu çağrı yapıldığında karşı çıktılar ve bunu kabul etmediler. Topraklarını bırakmadılar, “gideceğimiz bir yer varsa o da işgal edilen Kudüs topraklarımıza gideriz” dediler. İşgalci İsrail onları da vahşice onları da hedef aldı. Siviller İşgalci İsrail’in yönlendirdiği Güney bölgelere gitmeye çalışırken hava saldırılarına maruz kaldı ve 100’e yakın insan şehit edildi."
Taqiya, yaptığı bir röportajı tv5.com.tr'ye anlattı;
"Geçen gün 40 kişilik bir aileden sadece tek başına kalan bir kişiyle röportaj yaptık. “Hala buradayım, ayaktayım buradan bir yere gitmiyorum. Ailemden 40 kişiyi kaybettim ama Kudüs’e Mescid-i Aksa’ ya feda olsun” dedi. Bu vahşet ve bu katliamla direncimizi kıramayacaklar dedi."
Gösterilen tepkiler ne kadar büyük olursa insanların hayatını kurtarılacağını belirten Taqiya, "Bu tepkiler yerinde olursa o kadar masumların hayatını kurtarmış olacağız" dedi.
Haber: Melisa AYKAÇ