Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin grup toplantısından konuştu.
Hatimoğulları, bir haftadır ihmaller dizisinin konuşulduğunu söyledi, “İktidar ise ne bir özür diliyor ne de ‘istifa’ kelimesini ağzına alıyor. Sadece tüm gücüyle sorumluları acaba nasıl korurum diye bir çalışmanın içine girmiş durumda. Bu felakete kapı aralayanlar, sermaye kazansın diye denetim yapmayanlardır. İktidar sorumluları, cezasızlıkla ödüllendiriyor” dedi.
Hatimoğulları, 78 kişinin hayatını kaybettiği facia nedeniyle Kültür ve Turizm Bakanı başta olmak üzere bütün sorumluların istifa etmesi gerektiğini söyledi, “İstifa yetmez, yargı önünde hesap vermeliler” dedi.
Hatimoğulları şöyle devam etti:
“Bu dehşet en büyük sebebi demokrasiden yoksun olmamızdır. En önemli nedeni otoriterleşmedir, merkezileşmedir. Demokrasi olsaydı denetimler olurdu, iktidar sermaye ile kol kola gezmezdi, yerel yönetimler yetkili, güçlü olurdu. İstifa bir kaçış değil, sorumluluk olurdu. Her felakette görüyoruz ki, kendini sonsuz yetkiyle donatmış olan iktidar halka ve insan yaşamına karşı hiçbir sorumluluk hissetmemektedir.”
“Yakında düşünürken mi soruşturma açacaksınız?”
Hatimoğulları daha sonra İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na konuşması sırasında soruşturma açılmasına değindi, “İmamoğlu daha konuşmasını tamamlamadan jet hızıyla hakkında soruşturma açıldı. Olası rakiplerini yargı yoluyla yarış dışına itmeye çalışmak hukuksuzluktur. Yakında insanlar düşünürken mi soruşturma açacaksınız?” dedi.
İkinci İmralı görüşmesi
Hatimoğulları, ikinci İmralı görüşmesine ilişkin bilgi verdi, “Öcalan, küresel ve bölgesel krizlerin üst üste bindiği tarihsel bir dönemde geçtiğimizi değerlendirmiştir. ‘Bu üst üste binmiş kriz döneminde Kürt sorununun çözümü ve Türkiye’nin demokratikleşmesiyle ilgili oyalama, zaman kazanma Türkiye halklarına yapılacak en büyük kötülük olur’ demiştir” dedi.
Hatimoğulları şöyle devam etti:
“Öcalan, ‘Türkiye’yi demokrasi zeminine çekmek krizlerden korumak için tek çaredir’ demiştir. Ayrıca Öcalan son görüşmede heyetimize ‘Bahçeli’nin yaklaşımının devlet aklıyla buluşması halinde barışa hizmet edecek tarihsel bir çıkışa vesile olacağını’ belirtmiştir.”