KÜLTÜR - SANAT

Trabzon'daki krater göller, doğa ile iç içe vakit geçirmek isteyen ziyaretçilerine farklı güzellikler yaşatıyor

Trabzon ve Bayburt sınırındaki dağların arasında yer alan krater gölleri, doğa ile iç içe vakit geçirmek isteyen yerli ve yabancı ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor

Abone Ol

Bölgenin önemli turizm merkezlerinin başında gelen Uzungöl'e gelen turistler, buradan yaklaşık 25 kilometrelik araç yolculuğuyla Haldizen Dağları'ndaki "Yedigöller" bölgesine ulaşıyor.

Yaklaşık 2 bin 740 rakımlı alanda yer alan Aygır Gölü, Balıklı Göl, Dipsiz Göl, İkiz Göller, Kara Göl, Sarıçiçek Gölü ile Pirömer Gölü, doğada sonbahara özgü renk cümbüşüyle ziyaretçilerini cezbediyor.

Zirvedeki serin suları ve bozulmamış doğasıyla görenleri adeta büyüleyen göller, masmavi görüntüsüyle seyrine doyum olmayan manzaralar ortaya çıkarıyor.

Sonbahara rağmen halen yerli ve yabancı turistleri ağırlayan bölge, tatilcilere şehrin stres ve gürültüsünden uzak doğayla baş başa bir gün geçirme fırsatı sunuyor.

Göl kenarındaki ahşap kulübede ziyaretçilere çiçek ve gıda satışı yapan Mehmet Turan, Uzungöl ile krater göllerin bölge turizmine önemli katkılar sağladığını belirterek, kendilerinin de ellerinden gelen hizmeti yapmaya çalıştıklarını söyledi.

Turan, özellikle temmuz ve ağustos aylarında bölgenin çok ilgi gördüğünü ifade ederek, göllerin sakinlik arayanların ilk sırasında yer aldığının altını çizdi.

Yerli ve yabancı ziyaretçilere her konuda yardımcı olmaya çalıştıklarını dile getiren Turan, "Allah'a şükür, bu sene iyiydi. Öğle saatlerinden akşama kadar yoğunluk oluyor. Trabzon merkeze gelen turistler konaklamalarını orada yaptırdıktan sonra araçlarıyla buraya geliyorlar. Onlara burada çay, kahve, çadır gibi imkanlar sağlıyoruz." diye konuştu.

Turan, turistlerin ziyaretin ardından çok memnun kaldıklarını söylediklerini kaydederek, "4-5 sene önce gelip bizimle fotoğraf çektiren insanlar tekrar gelip beni buluyor." ifadelerini kullandı.

Özellikle Körfez ülkelerinden gelen turistlerin göl kenarındaki çadırlara ayrı ilgi gösterdiğini belirten Turan, kimi turistin akşam saatlerine kadar çadırlarda zaman geçirdiğini sözlerine ekledi.

Aygır Gölü yanındaki kulübede daha önceden ördüğü şalları satan Zehra Turan ise sonbaharda gelen turist sayısı az olmasına rağmen hizmet vermeyi sürdürdüklerini anlattı.

Ördüğü şalların genellikle hediye amaçlı satın alındığını aktaran Turan, "Turistleri memnun etmek, daha çok gelmelerini sağlamak için yapıyorum. Emeğimizin karşılığını alıyoruz." dedi.