Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, haftalık basın toplantısında konuştu. Karamollaoğlu, “Şu anda ekonomide duvara tosladık, şimdi bahane üstüne bahane üretiyorlar” dedi.
"Oradan oraya savruluyoruz, bir algı yaratılmaya çalışılıyor. Ama seçimlerde sandık önünde tüm bunların hesabını milletimiz soracaktır diye ümit ediyoruz" diyen Saadet liderinin konuşması şu şekilde;
Biz bugün eğer seçime hazırlanırken bir ittifak içindeysek bilinsin ki sadece bu sistem değişsin diye temelde. Siyasi partilerin birbirlerinden çok farklı yaklaşımları var Türkiye'nin problemlerine. Ekonomide, sağlıkta, eğitimde, dış politikada ama bizi bir araya getiren unsur ney, “Bu sistem değişmeli” Tek kişi kararı verecek, herkes uyacak, alkışlayacak uymak bir tarafa! Ülke böyle yönetilmez, böyle idare edilmez.
“Kimse bu oyuna artık gelmez”
Şu anda ekonomide duvara tosladık. Şimdi bahane üstüne bahane üretiliyor, sanki bana güvenin ben ekonomistim iki üç ay içinde problemlerin tamamını çözeceğim, göreceksiniz diyen Sayın Cumhurbaşkanı değil. Kim dedi bu sözleri, bunu reddetmeleri mümkün değil ki ama geldiğimiz halde belli. Şu anda bizden yerle bir ettikleri adaleti görmezden gelmemiz isteniyor, vatandaşlardan da. Eğitimi, sağlığı bir keşmekeşin içine sokacaksınız, çağ atladık ifadeleriyle bunun üstünü örtmeye kalkacaksınız kimse bu oyuna artık gelmez.
Maalesef en çok üzüldüğümüzde ahlaki ve manevi değerlerimiz bugün olduğu kadar hiçbir zaman geçmişte yozlaşmadı! Üstüne üstlük bir de değerlerimizi birkaç oy uğruna tarumar ettik. Biz buna rıza gösteremeyiz. Ahlaki ve manevi değerler bir ülkenin temel prensipleridir, ülkenin geleceği bu değerler üzerine inşa edilir. Ahlaki değer dediğimiz zaman sadece utanma, hicap duygusu değil adalet gelir, haksızlık gelir, yolsuzluk gelir, israf gelir. Kamu malına, yetim malına el uzatmak gelir, yalana başvurmamak gelir. Siz bunların hepsini bir kenara atacaksınız sonra da adaletten ahlaktan bahsedeceksiniz.
“İmajlar böyle oluşmaz”
Şimdi geldik seçim atmosferine girerken nasıl bir yol izleyeceğiz. Çünkü vatandaşının tamamının neredeyse yahut da büyük bir kısmı diyelim itimadını kaybetti arkadaşlar. Şimdi dış politikada oradan oraya savruluyoruz ama bir algı meydana getirilmeye çalışılıyor. Aslında bu bölgede dünyaya biz yön veriyoruz niye dünya lideri bir Cumhurbaşkanımız var diye imajlar böyle oluşmaz, oluşmuyor da. Vatandaşın kanaatlerde kanaatleri de burada oluşturulan havayla değiştirilemez. Ne yazık ki bizim artık bu arkadaşlara söyleyecek sözümüz kalmadı biz yapılan bütün bu yanlışlıkları milletimizin vicdanına havale ediyoruz.
“Tüm bunların hesabını milletimiz soracaktır”
Ümit ediyoruz ki son gelişmelerin ekranlara yansıması, vatandaşımızı yansıtılma tarzı vatandaşlarımızı yanıltmasın. Ama kesin olan şu önümüzdeki seçimlerde sandık önünde tüm bunların hesabını milletimiz soracaktır diye ümit ediyoruz. Elbette bazen milleti yanıltabilirsiniz ama şunu iyi bilin ki hesap gününde Cenabıhakk'ın huzurunda sizin hiçbir dalavereniz sökmez. Biz o güne inanıyoruz, siz de o güne inandığınızı söylüyorsunuz. O zaman sözünüzü yerine getirin. Bunun hesabını bir gün sizden soracak Cenabıhak. Siz bu milleti yanıltabilirsiniz yeri geldiğinde ama Cenabıhakk'ı yanıltamazsınız. Kendi kendinizi de boşuna yanıltmaya kalkmayın tavsiyesinde bulunmayı bir görev addediyorum.
