Gündeme ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden değerlendirmelerde bulunan Kaya, şunları dile getirdi:
Yüksek enflasyon ortamı, zengini daha zengin fakiri daha fakir yapar.  Orta sınıfı zayıflatır, ayakta kalmalarını zorlaştırır. Sabit gelirli vatandaşın belini büker, umutlarını tüketir. Ülkemiz son yıllarda maalesef yeniden yüksek enflasyon sarmalına girmiş durumda. Yanlış ekonomik politikalar, sabit gelirli vatandaşı değil paradan para kazananların işine yaramıştır. Dar gelirli vatandaşlarımızın bırakın ay sonunu getirme, ayın ortasını bile getirme imkanları kalmamıştır. Bereketli toprakları, stratejik konumu ve dinamik nüfusuyla çok daha iyisini hak eden ülkemiz iktidarın deneme - yanılma siyasetinin bedelini ödemektedir. Şu an Türkiye, OECD ülkelerinde en düşük asgari ücreti, en az emekli maaşını verenler arasında başı çeken ülkelerden bir tanesidir. Bir zamanlar ikramiyeleri ile ev alabilen emekliler, bugün bırakın ev alabilmeyi kapılarına bir araç bile çekmekten mahrum durumdadırlar. Ömrünü vatanına, milletine hizmetle geçiren büyüklerimizin aldıkları emekli aylıkları kira masraflarını bile karşılayamamaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı son verilere baktığımızda 7500 TL emekli aylığıyla geçinmenin imkansız olduğu anlamak için uzman olmaya gerek yoktur. Ağustos ayı TÜİK verilerine göre enflasyon yıllık bazda %58.94 olarak açıklanmıştır. Ulaştırmaya %16,61, ev eşyasına %9,36, gıdaya %8.48, giyim ve ayakkabıya ise %8.25 oranında zamlar yapılmıştır. Bu zam furyası devam ederken sadece maaşlarıyla geçinmeye çalışan emeklilerimiz çok büyük çile çekmektedir. Bu nedenle zaman kaybetmeden Ocak ayını beklemeden, şu anki enflasyon farkı ve üzerine refah payı konularak emekli aylıklarına acilen zam yapılmalıdır. En düşük emekli maaşı ve dul aylığı en az asgari ücret seviyesine çıkarılmalı ve bu meblağ ilk ödenecek aylıklara mutlaka yansımalıdır. Herkes çok iyi bilmelidir ki, emeklilerimiz sadece oy ihtiyacı olduğunda kapısı çalınacak ve seçim öncesi vaatlerle oyalanacak bir kesim değildir.