Saadet Partisi Hatay Milletvekili Doç. Dr. Necmettin Çalışkan, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yaptığı konuşmada KDV düzenlemesine yönelik eleştirilerini dile getirdi. Çalışkan, bir şirketin el değiştirmesi durumunda KDV'nin nasıl takip edileceğine odaklanıldığını, ancak esnafın sorunlarına çözüm arayışında olunmadığını belirtti. "Esnaf batmış, iş yerini devretmiş, 'Biz bu esnafa nasıl üzülürüz, bu iş insanını nasıl kurtarırız?' diye çaba aranmıyor." dedi.

Düşene tekme vurmayın!

Deprem bölgesinden seçilmiş bir milletvekili olduğunu vurgulayan Çalışkan, KDV ödemelerinin geciktirilmemesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, 30 kata varan cezaların deprem bölgesinde uygulanmamasını istedi. "Ne olur deprem bölgesini hiç olmazsa bu cezalardan muaf tutun, düşene 'Bir tekme de biz vuralım.' demeyin." ifadelerini kullandı.

22 yılda 600 milyar dolar faize gitti: En faizci dönemdeyiz

Çalışkan, hükümetin faizle beslenen büyük bir canavar yarattığını ve 600 milyar dolardan fazla parayı faize ödediğini belirtti. "Arada faize salladığınız için de millet sizin faizden uzak durduğunuzu zannediyor, gelmiş geçmiş en faizci dönemle karşı karşıyayız." diyen Çalışkan, sadece on günde faize ödenen rakamın planlanan yıllık tasarruf toplamından fazla olduğunu söyledi.

Yurt dışı harç pulu: Ölümü gösterip sıtmaya razı ediyorlar

Yurt dışı harç pulunun 3 bin liraya çıkmasının ortaya atıldığını ancak 500 lira olarak belirlenerek halka bir lütuf gibi sunulduğunu eleştirdi. Çalışkan, "Her birimize sanki 2.500 lira hibe, destek verdiniz gibi pazarlıyorsunuz. Ölümü gösterip sıtmaya razı ettiniz." dedi. Ülkedeki sınırların kontrolsüzlüğüne ve vergi politikasına dikkat çeken Çalışkan, "Öyle bir ülke ki sınırlar kevgir gibi, gireni çıkanı belirsiz ama Deli Dumrul gibi her çıkandan da mutlaka söke söke vergiyi alırız. Niye vergiyi alırız? İşte, belli turizm otellerine katkı olsun diye." ifadesini kullandı.

Esnafa destek yerine daha fazla borç yükü

Hükümetin esnafa yeterli desteği vermediğini, sadece kredi vermekle yetindiğini belirten Çalışkan, "İktidar hep alma ağacına binmiş, hiç verme ağacına binmemiş. Yahu, bir tane de arada ‘Esnafa da şöyle bir destek veririz. İnsanlara, iş insanlarına böyle bir katkımız olur.’ bunlar yok." dedi. Deprem bölgesinde en büyük desteğin kredi vermek olduğunu, ancak bunun esnafı daha da zor durumda bıraktığını ifade etti.

Vergi politikaları ve faiz yükü esnafı eziyor

Bürokratların kendi pencerelerinden yazdıkları düzenlemelerin esnaf ve iş insanlarının gerçek sorunlarını yansıtmadığını söyleyen Çalışkan, faiz konusunun istismar edilmemesi gerektiğini vurguladı. "Bürokratlar oturmuş kendi pencerelerinden her şeyi yazmışlar; hiç esnaf yok, hiç iş insanı yok, hiç hayatın olağan akışı yok, mükellef yok, sade vatandaş da yok. Bu millete yaptığınız en büyük kötülüklerden biri herkesi ama herkesi, yediden yetmişe faize batırmış olmanız, bankalara mahkûm etmiş olmanız." dedi.