Van Gölü ve çevresinde birbirine çok yakın olan üç tane yanardağın var olduğunu ifade eden Ercan; Büyük Ağrı, Küçük Ağrı ve Tendürek dağlarının çok diri yanardağlar olduğunu söyledi.
Tendürek’de yerden geçen bir de kırık olduğunu ve bunun 7,4 büyüklüğündeki bir depremi üretecek durumda olduğuna dikkat çeken Ercan, “Yeni bir deprem ile yeni bir patlama bu bölgede beklenir. Sadece Tendürek için değil, Süphan ve Nemrut Dağı için de benzer şeyleri söyleyebilirim. Bunların içinde en durgun olarak gözükeni bana göre Süphan Dağı’dır. Benim için en çekinceli görünen başta Tendürek, daha sonra Nemrut, daha sonra da Ağrı Dağı gelir. 1900 yılından beri Ağrı Dağı'nın altından gümbürtüler çıkmaktadır. Bu gümbürtü sesleri magma odasının aşağıdan gelen lavlarla beslendiğini gösterir. Dolayısıyla yeterince bir sıcaklık basınç elde edilince burada bir patlama olacaktır. Tabi patlama iki türlü olabilir. Ya akışkan biçiminde ya da yanardağ bombalarını püskürtme biçiminde olabilir” ifadelerini kullandı.
Van bölgesinde 30-40 yılda bir deprem olacağını vurgulayan Ercan, “Van, 2011 yılında deprem görmüştür. En geç 2040’lı ve 2055’li yıllarda bu bölge yıkıcı bir deprem daha görecektir. Eğer bu kırıklar; Tendürek, Çaldıran, Süphan ya da Gevaş kırığı gibi olursa o zaman yanardağları da etkinleştirebilir” diye konuştu.
Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde meydana gelen depremlere de değinen Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, “Özellikle Irak’tan gelen ve kuzeye doğru bastırma sonucunda Arap Kalkanı, sanki bir dozer vurmuşçasına Anadolu kıtasını sıkıştırıyor, büzüyor ve geriyor. Bunun sonucunda Zagros kırığının devamı olan Yüksekova kırığı oluşuyor. Bu kırık, etkin bir kırık olup ilerde 7 dolayında bir deprem üretecek. Bunun gerilmekte olduğuna ilişkin geçen hafta bir deprem gördük. Bu, bunun bir belirtisi. Onun gibi veya daha büyük depremleri göreceğiz. Bu bölge mutlaka 6,5 olabilir, 7,3 de olabilir. 7 büyüklüğünde bir depremi görecektir” dedi.
