Amerika Birleşik Devleti uyruklu Nazar Saadoun Hussein(9) ailesiyle birlikte 14 Aralık 2021'de İstanbul'a tatile geldi. Bağcılar'da Westside Arjaan isimli otele yerleşen aile odadaki lavabonun tıkalı olduğunu gördü.

Sözcü'de yer alan habere göre; Tıkanan lavabo için odalarına gelen otelin teknik servisinde görevli Kerem A. lavaboyu açmak için kullandığı pet içine koyulan sodyum hidroksit dolu şişeyi odada unuttu. Ailenin küçük çocuğu Nazar Saadoun Hussein şişe içindeki sıvıyı su zannedip içti.

Yoğun bakımda kaldı

İçtiği su şişesinin içeresinde kimyasal maddenin lavabo açıcı olduğunu öğrenen aile çocuğu özel hastaneye götürdü. Hastanede 10 gün yoğun bakımda kalan çocuk ve ailesi otel çalışanlarından avukatları Gökhan Cindemir aracılığıyla davacı ve şikayetçi oldu.

 Su şişeleri ile yan yanaydı

Mağdur çocuk Nazar Saadoun Hussein polise verdiği ifadede konakladıkları odanın lavabosunun tıkanmasından dolayı teknik servis elemanları geldiğini belirtti. 2-3 dakika lavaboyla uğraşan teknik elemanların odadan çıktıklarını söyleyen küçük çocuk, “Mutfağın üzerinde bulunan 4-5 adet su şişesinden bir tanesini alarak içtim. Bir anda midemde ağrılar oluştu. Kusmaya başladım. Ailem rahatsızlandığım için beni lobiye götürdü. Otel görevlilerinden yardım istedik” dedi.

 Sodyum hidroksit dolu şişe unutuldu

Avukat Gökhan Cindemir şikayet dilekçesinde mağdur küçük çocuğun 10 gün komada 3 gün müşahede altında normal odada kaldığını belirtti. Dilekçede şüpheli ifadelerinde çalışanlardan birinin henüz 4 gündür çalıştığı, iş öğrenmek için orada olduğu, söz konusu pet şişenin şüphelilerden Kerem adlı görevli tarafından unutulduğunun da belirtildiği yer aldı.

 Herkes su sanabilir

Dilekçede, “İnsan sağlığını ölümcül olarak etkileyebilecek olan içi asit [sodyum hidroksit] dolu olan bu sıvıyı çalışma sırasında da özellikle çocuğun bulunduğu sırada çocuğun erişebileceği yerde bırakmamalı ve kapağını kapalı olarak muhafaza etmelidir. Olay akışında otel odasında zaten 3 adet su şişesinin olduğu ve dolayısıyla görevlilerin getirdiği 4. şişenin de su şişesi olması sebebiyle çocuğun bunu su sanması kaçınılmazdır. Burada çocuk olmayan bir yetişkin tarafından da su sanılması kuvvetle muhtemeldir. Birkaç saniye içerisinde ani gelişen bir durum olduğundan işin mahiyetini bilen kişiler tarafından önlem alınması gerekliliği konusunda şüpheye yer yoktur” dendi.

“Çocuklarına göz kulak olmaları gerekiyordu”

Otelde, elektrik ve tesisat işlerinden sorumlu teknik servis ayrıca ofis koordinatörü olarak çalıştığını belirten şüpheli Kerem A. ifadesinde şunları söyledi:

“Odaya girdiğimizde ikisi çocuk ikisi anne ve baba olmak üzere 4 kişi bulunuyordu. Odanın içerisinde lavabonun altında bulunan gideri söküp temizlemek için odadan çıktık ve temizlikçilerin lavabosuna gittik, orada gideri yıkadığımız esnada ebeveynin bağırdığını duydum ve yanlarına gittiğimde çocuklardan birinin yanımızda lavabo açmak için getirdiğimiz pet şişe içerisindeki lavabo temizleme sıvısını içtiğini öğrendim.

Ben bu sıvıyı otel odasındaki lavabonun hemen yanına çalışma alanımızın içerisinde bulunan müsait bir yere koymuştum, ayrıca ebeveynler yanımızda ve çocukları ile ilgileniyorlardı, bu olayda sadece benim kusurum yoktur, bizim bu otel odasında işimiz bitmemişti.

Ebeveynlerin yanımızda getirmiş olduğumuz sıvının çocuklarına zarar verebilecek bir şey olduğunu bilmeleri, düşünmeleri ve buna göre çocuklarına göz kulak olmaları da gerekiyordu.

Ayrıca ben odaya girdiğimde ebeveynler yanımda getirmiş olduğum pet şişe içerisindeki sıvıyı hem elimde hem de lavabo kısmına koyduğumda gördüler, Ben böyle bir olay yaşandığı için çok üzgünüm.”

Savcı aile kusurlu deyip dosyayı kapadı

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı yaptığı soruşturmada anne ve babanın kusuru ve yükümlülüğü olduğu gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığı kararı verdi. Sulh Hukuk Hakimliğine yapılan itirazda olayda sorumluların kusurunun belirlenmeden takipsizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı belirtilerek, bilirkişi raporu alınması istendi. Yeniden başlatılan soruşturmada savcılık dosyayı bilirkişiye gönderdi.

İşveren iş güvenliği eğitimi vermedi

Bilirkişi raporunda şüpheli Kerem A.'ya işveren tarafından işyerindeki risklerle ilgili verilmesi gereken çalıştığı süre zarfında ara ara verilmesi gereken yapacağı işi ile ilgili ve mevzuatta belirtilen iş güvenliği eğitimlerinin verilmediği ve şüphelinin görevli olduğu tesisat işlerinde kullanılan kimyasal maddelere ilişkin uyması gereken talimatların tebliğ edilmediği yer aldı.

Müdür inisiyatif almadı

Otel müdürünün tesisat işlerinde iş güvenliğini tamamen şüphelinin inisiyatifine bıraktığının belirtildiği raporda, “İş güvenliği eğitimleriyle şüphelide bir farkındalık yaratması, çalışması sırasında kullandığı kimyasalların ne gibi riskleri barındırdığının aktarması ve şüphelinin bireysel olarak kendi önlemlerini de alması sağlanması gerekirdi” dendi

 Teknik personel tali kusurlu

Bilirkişiler şüpheli Kerem A.'yı tali kusurlu bularak raporda, “Çalışması sırasında kullandığı kimyasal maddeyi otel odasında konaklayan mağdur çocuğu da göz önünde bulundurarak başı boş bırakmaması, mağdurun, kimyasal maddeyi doldurduğu su şişesi ile odada bulunabilecek bir su şişesi, benzer nitelikte ve renk olduğundan karıştırıp içebileceğini hesap etmesi, inisiyatif almaması, şişeyi etiketli olarak teslim alarak çalışmasında kullanması, çalışması sırada iş güvenliği kurallarına riayet etmesi, iş güvenliği usul ve esaslarına uygun davranması gerekirdi” dedi.

Otel müdürü asli kusurlu

Otel müdürünün asli kusurlu bulan bilirkişiler, “Otel müdürü, sorumlu olduğu çalışmalarda tam bir emniyetli çalışma düzeni oluşturamadığı, denetim-gözetim eksikliğinin olduğu, iş güvenliğini personelinin inisiyatiflerine bıraktığı anlaşılmaktadır” dedi.

Ebeveynler kusursuz

Raporda mağdur çocuğun ebeveynlerinin, uygun şekilde etiketlenmemiş ve normal su şişeleriyle aynı renkte ve şekilde olan kapta (önceden su için kullanılan pet şişe) muhafaza edilen kimyasal maddeyi odalarında fark etmeleri mümkün olmadığından olayda kusurlu olmadıkları belirtildi. Otel müdürünün asli derecede kusurlu olduğu, teknik eleman Kerem A.'nın tali derecede kusurlu olduğu ve mağdur çocuğun ebeveynlerinin kusurlarının bulunmadığının yer aldığı bilirkişi raporu savcılığa ulaştı. Soruşturma devam ediyor.