İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Osmanlı Müesseseleri ve Medeniyet Tarihi Ana Bilim Dalı'nda 1989'dan beri görev yapan Prof. Dr. Arzu Terzi'nin kaleme aldığı "Cumhuriyet'in İlk Kadın Osmanlı Tarihçisi Mübahat S. Kütükoğlu" başlığını taşıyan kitap, Türk Kültürüne Hizmet Vakfı tarafından okurlarla buluştu.
Halen tarih alanında çalışmalarını sürdüren 92 yaşındaki Kütükoğlu'na ve çalışmaya ilişkin açıklamada bulunan Terzi, hocası Kütükoğlu'nun 1989'dan beri asistanı olduğunu ve kitapta kendisiyle bir nehir söyleşi gerçekleştirdiğini söyledi.
Terzi, tanınmış kişilerle yapılan nehir söyleşilerin aslında edebi söyleşiler olduğunu belirterek, "Nehir söyleşi, insanlar hayattayken yapılan, onların ağzındanzhayatlarının aktarıldığı söyleşiler olması bakımından biyografilerden daha ön planda olan çalışmalardır. Biz de hocamızla böyle bir çalışma yaptık. Bu çalışmaya başlamamızın teklifi de Türk Kültürüne Hizmet Vakfından geldi." dedi.
"Ortaokul 2. sınıftayken bir ideal olarak tarihçiliği kabul ediyor"
Kütükoğlu'nun Osmanlı tarihi üzerine çalışan ilk kadın tarihçi olduğuna işaret eden Terzi, şöyle devam etti:
"Kitabın içeriğine bakacak olursak Mübahat hocamızın doğumuyla başladık. Çok küçük yaşlarda, ortaokul 2. sınıftayken bir ideal olarak tarihçiliği kabul ediyor. Hocası Fikret hanımla tarihi sevmeye başlıyor ve onunla bir yolculuğa çıkıyoruz. Kendisi İzmirli, 1951'de İzmir Kız Lisesi'nden mezun olduktan sonra da idealine doğru İstanbul Üniversitesi'ne olan yolculuğuyla devam ediyoruz. Hocamızın eğitim yılları da var. 1954'ten itibaren İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'nde asistanlığa başlaması süreci de var."
Prof. Dr. Arzu Terzi, Kütükoğlu'nun 1973'te doçent olarak Osmanlı Müesseseleri ve Medeniyet Tarihi Ana Bilim Dalı'na geldiğini, Prof. Dr. Tayyip Gökbilgin ile çalışma süreci olduğunu ve 1977'den emeklilik yılı 1998'e kadar gerek üniversitede gerekse Tarih Araştırma Merkezi'nde çalışmalar yürüttüğünü, pek çok seminer verdiğini ve bunları da kitaplaştırdığını aktardı.
Mübahat Kütükoğlu'nun Osmanlı Devleti'nin ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarına dair pek çok eser verdiğini, bunları hazırlarken de tamamen arşivlerden istifade ettiğine işaret eden Terzi, "Kitabımızda bundan sonra yetişecek akademisyenler için de arşiv çalışmaları nedir? Bir tarihçi nasıl arşivlerden faydalanır? Hem yurt içi hem yurt dışı arşivleri olmak üzere hocayla bu konularda, onun tarihçiliğe bakışını da konuştuk. Ve bir kadın olarak ilim alanında çok başarılı ama arka planda aynı zamanda bir anne, bir eş olması bakımından ailesi üzerine de bir bölüm de ayırdık kitapta." diye konuştu.
"İnsan hayatında emekliliğin bir bitiş değil, yeni bir başlangıç olduğunu vurgulamaya çalıştık"
Terzi, ayrıca Kütükoğlu üzerinden emekliliğin bir son olmadığını okurlara gösterdiklerini dile getirerek, "Hocamız 1998'de emekli olduktan sonra bir yandan tarih çalışmalarını devam ettirdiği gibi, bir yandan resim yapmaya başlıyor. Çok güzel sergiler açmıştır. Eserlerinin bir kısmını da Türk Kültürüne Hizmet Vakfına bağışlamıştır. Bir yandan da ebru sanatıyla uğraşmıştır. Kitapta eserlerinden örnekler, nelerden esinlendiği de var. Aslında bütün bunlar üzerinden insan hayatında emekliliğin bir bitiş değil, yeni bir başlangıç olduğunu vurgulamaya çalıştık." değerlendirmesini yaptı.
Önemli isimlerle hayattayken yapılan bu tarz nehir söyleşi çalışmalarının öneminin altını çizen Terzi, "İnsanların hayatları kendine özeldir ve yaşamlarını da en iyi bilen insanın kendisidir. Dolayısıyla yapılan bu söyleşilerde birebir kendi ifadeleriyle yaşadıklarını kaleme alıp, aktarmamız mümkün oluyor. Onun için bu çalışmalar çok kıymetli ve bu çalışmaların devam ettirilmesi lazım diye düşünüyorum." dedi.
Kitaba Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un da takdim yazısıyla katkı vermesinden dolayı onur duyduklarını ifade eden Arzu Terzi, kendisinin de birçok kitap çalışması olduğunu ve yakın zamanda okurlarla buluşacağını sözlerine ekledi.