Olay, 18 Kasım öğle saatlerinde, Karabağlar ilçesinde meydana geldi. İzmir'de otururken geçimsizlik nedeniyle boşanma kararı alan Fatma Alpaslan, 2 çocuğunu eşi Şiyar Alpaslan'a bırakıp, Burdur'a gitti. Şiyar Alpaslan, eşi Fatma Alpaslan'ı görüntülü arayarak yanında kalan çocukları Yiğit C.A. (7) ve Berat A.'nın (3) boğazına bıçak dayayıp, tehdit etti. Fatma A., bunun üzerine emniyete giderek şikayetçi oldu. Harekete geçen emniyet ve savcılık, Şiyar Alpaslan'ı Karabağlar ilçesinde gözaltına aldı. Çocuklar devlet korumasına alınırken, Şiyar Alpaslan, emniyetteki ifadesinde, "Eşimle sorunlar yaşıyoruz, beni terk etti. Çocukları vermek istedim, kabul etmedi. Annemin de desteğiyle beraber bakıyoruz. Söz konusu görüntüler eski. Eşimle yaşadığım bir tartışma sonucu yaşandı. Çocuklarımı seviyorum, asla zarar vermem" dedi. İşlemlerinin ardından dün adliyeye sevk edilen Şiyar Alpaslan, çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.

İstanbul'da denizde kaybolan 2 kardeşi, Çanakkale Boğazı'nda arama çalışmaları 4'üncü gün İstanbul'da denizde kaybolan 2 kardeşi, Çanakkale Boğazı'nda arama çalışmaları 4'üncü gün

‘Eşim Aylarca Şiddet Uyguladı, Kaçtım'

Olayın ardından Burdur'dan devlet korumasına alınan çocuklarını görmek için İzmir Valiliği Karşıyaka Çocuk Evleri Sitesi Müdürlüğüne gelen sağlık bakım teknisyeni Fatma Alpaslan, eşi Şiyar Alpaslan'dan şiddet gördüğünü ileri sürerek, "Eşim, aylarca şiddet uyguladı. Kaçtım ancak çocukları yanıma alamadım. Sonradan yanıma almak istedim ancak başaramadım. Telefonda görüştükten sonra kapatıp, görüntülü aradı. Çocuğuma yaşattıklarını gördüm. Çocuğumu bırakması için yalvardım ve geri döneceğimi söyledim. Hemen eşimi ihbar etmek için polise gittim. Nasıl bu kadar canileştiğini anlamıyorum, aklım almıyor" dedi.

'Çocuklarım Yanımda Olmak İstiyor'

Çocukların koruma altında olduğunu kendisine de teslim edilmediğini belirten Fatma Alpaslan, "Çocuklarımı alabilmek için maddi durumumun el vermesi, bir evimin olması gerekiyormuş. Şu an bunun için mücadele veriyorum. Gerekirse çocuklarımı da yanıma alıp, kadın sığınma evine yerleşeceğim. Çocuklarım yurtta kalmak istemiyor, yanımda olmak istiyor. Özellikle büyük oğlum çok korkmuş. 'Benimle gelir misin?' dedim. 'Gelemem çünkü babam kızar' dedi. Çocuklarımı istiyorum, başka bir şey istemiyorum. Evlatlarıma oyuncak araba getirdim. Büyük oğlum 'Sende dursun, senin yanına gelince oynarım'" diye konuştu.