GÜNDEM

Kılıçdaroğlu mahkemede neyi savundu? "BOP'un 2. Fazına geçildi!"

CHP’nin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın şikâyetiyle açılan ve 11 yıl 8 ay hapis cezası ile siyasi yasak istemiyle yargılandığı davada yaptığı savunmada Büyük Orta Doğu Projesi'ne dikkat çekerek "Bakınız, BOP’un 2. Aşaması sürecinde Türkiye alenen bir sığınmacı deposu haline getirilmiştir. Ne acıdır ki para uğruna Türkiye’ye “Geri Kabul Anlaşması” imzalatılmıştır." ifadelerini kullanmıştı.

Abone Ol

CHP’nin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın şikâyetiyle açılan ve 11 yıl 8 ay hapis cezası ile siyasi yasak istemiyle yargılandığı davada Ankara 57. Asliye Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkmıştı. 

Kılıçdaroğlu'nun davada yaptığı savunma büyük yankı uyandırmıştı. Kılıçdaroğlu özellikle Büyük Orta Doğu Projesi'ne değinerek şunları dile getirmişti: 

Bakınız, Büyük Ortadoğu Projesinin 2. Fazına geçildi!

Emperyalistlerin, İşgalcilerin ve 
Vatanımızda-Çocuklarımızda-Geleceğimizde ve Canımızda gözü olan düşman cephesinin kurduğu planın ilk aşaması tamamlandı. Şimdi ikinci aşaması uygulamaya kondu… 

85 milyon vatandaşımıza sesleniyorum;
Büyük Ortadoğu Projesinin İlk aşaması şudur; 

Rüşvet ve yolsuzluk yoluyla zenginleştirdikleri,
Teröre ve uluslararası suç teşkil edecek işlere girmesini sağladıkları,
Ülkeyi toprak tavizleri vermek zorunda bırakacak kadar borçlandıracak 
"Tek Adam" rejimi kurmaktı.
Ve en önemlisi;
Ülkedeki bütün güçleri "TESLİM ALABİLECEKLERİ" bir tek adamda birleştirmekti.

İlk faz tamamlandı.
Teslim aldıkları ve bütün güçleri üzerinde birleştirdikleri "TEK ADAM ve SARAY REJİMİ"ni
kurdular.

Hatırlayın! Çıkarlarımız gereği kabul etmediğimiz ilk tekliflerinde
Trump , Erdoğan’a ne dedi ?
"Mal varlığını araştırırım",
Teslim alınmış ve bütün yetkileri elinde bulunduran "saray" ne yaptı?
İstediklerini derhal yerine getirdi.

Hatırlayın Sayın Yargıç!
"Bu can bu bedende olduğu sürece o papazı vermem" diyen Erdoğan, ne oldu da bir anda 
çark etti?

Henüz mahkeme saati dahi gelmemişken, Rahip Brunson'ı götürecek uçağı kapımıza 
yollamışlardı bile…

Sayın Yargıç,

Erdoğan ailesinin mal varlığı dolayısıyla dönemin ve şimdinin ABD başkanı Trump
tarafından tehdit edildiğini ve Erdoğan'ın bu tehdide hemen boyun eğdiğini sadece
biz değil bütün dünya biliyor.

Egemen güçler tarafından teslim alınan bir devlet başkanı ülkesine hizmet edemez.
Bu da tarihin önümüze koyduğu bir başka gerçektir.

İŞİD terör örgütü ile petrol alışverişi yapan damadına ait TIR konvoyunun uydu görüntüleri
ve ticaret yaptıkları belgelerde bir başka devlet tarafından kullanılarak tavizler alınıyor.

Damadı üzerinden Putin'in, çocukları üzerinden Trump'ın, çeteleri yüzünden İsrail'in teslim
aldığı bir Erdoğan ve ilk aşaması tamamlanmış bir B.O.P var karşımızda.

Hiç kimse unutmasın ki;
Yolsuzluklarla, devleti soyanlara suskun kalanlar onurlarını kaybederler. Biz onurlu insanlarız. Yolsuzluklar karşısında suskun kalamayız. Beni en iyi devleti soyanlar tanır. Çünkü onlar beni susturmak için yedi sülalemi araştırdılar…

Sayın Yargıç;

Siyaset kurumu devleti soymanın bir aracı değildir.
Siyaset halka hizmet etmektir.

Sayın Yargıç,
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni bölme ve parçalama projesinin 2. aşaması başlıyor.

Bakınız, BOP’un 2. Aşaması sürecinde Türkiye alenen bir sığınmacı deposu haline getirilmiştir? Ne acıdır ki para uğruna Türkiye’ye “Geri Kabul Anlaşması” imzalatılmıştır.  

Sayın Yargıç Unutmayın, bir ülkeyi bölmek için önce o ülkeyi sığınmacı nüfus olarak büyütüp, 
ekonomik olarak küçültürseniz, yani yoksulluğu yaygınlaştırırsanız emperyal güçlerin 
ekmeğine yağ sürer ve emellerine hizmet etmiş olursunuz. Açıkça söylüyorum bugün 
için yapılan budur. 

Bakınız bugün 
Devletimiz borçlandığı her 100 lira karşılığında 135 lira faiz ödüyor.

Bakınız! Lütfen dikkat ediniz, Bunu herkesin duyması ve bilmesi gerekiyor!
Her 100 lira için 135 lira faiz ödüyoruz.

Çok değil daha bir kaç yıl önce, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasından 128 Milyar dolar buharlaştırıldı.

Sayın Yargıç, tekrar ediyorum.

Millete ait 128 Milyar Dolar para, yandaşa ve 5'li Çetelere arka kapıdan satılarak yok edildi.
Bir vatansever için ne kadar acı bir tablo değil mi?

Borçlanıyor ve borcumuzu ödeyemez hale geliyoruz. Bunun ekonomi bilimindeki 
en basit karşılığı şudur ; "Para alan, emir alır."  

Ödeyecek paranız yoksa elinizdeki toprakları vermek zorunda kalırsınız.

Kısa, öz ve direk söylüyorum!
Erdoğan, Kıbrıs ve Ege de taviz ve toprak verecek.

Kendisi daha ilk yıllarında dahi bu amacını dile şöyle dile getirmişti!
Hatırlayın !!
"Gerekirse Kıbrıs'tan bir kısım toprakta verilebilir" Diyen Erdoğan,
"Emir komuta merkezim isterse Papaz elbisesi giyerim" diyen Erdoğan,
"Hem laik hem Müslüman olunmaz" diyen Erdoğan,
"Valilere çukurlar eşilirken, dokunmayın talimatını ben verdim" diyen Erdoğan,
"Ne istediler de vermedik, bitsin bu hasret dön gel " diyen Erdoğan,
Kurucu irademiz ve liderlerimize, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e "Ayyaş" diyen Erdoğan,

Dolayısıyla Erdoğan; Ülkemiz, devletimiz, birliğimiz ve geleceğimiz için bir tehdit ve tehlikedir.

BOP’un 2. Aşaması Kıbrıs ve Ege’den toprak ve taviz vererek tamamlanmayacak Sayın Yargıç!
Devam edecek.