ABD Başkan Yardımcısı ve Demokrat Parti Başkan Adayı Kamala Harris, geçtiğimiz günlerde Batı Şeria’da barışçıl bir protesto sırasında işgalci İsrail askerleri tarafından vurularak şehit edilen ABD ve Türk vatandaşı Ayşenur Eygi’nin ölümünü kınayan bir açıklama yaptı. Harris, Eygi'nin barışçıl bir gösteri sırasında öldürülmesinin “kabul edilemez” olduğunu belirterek, olayın işgalci İsrail ordusunun (IDF) Batı Şeria’daki faaliyetleriyle ilgili ciddi soru işaretleri doğurduğunu vurguladı.
HARRIS: TAM BİR HESAP VERİLEBİLİRLİK OLMALI
Karar'da yer alan habere göre; Kamala Harris, Ayşenur Eygi’nin ailesi ve sevenlerine başsağlığı dilerken, "Ayşenur Eygi'nin ölümü, asla yaşanmaması gereken korkunç bir trajedi. Doug ve ben, ailesini ve sevdiklerini dualarımızda tutuyoruz," ifadelerini kullandı.
İşgalci İsrail, olayla ilgili yaptığı ön soruşturmada, Eygi’nin ölümünün işgalci İsrail ordusunun sorumluluğunda olan "trajik bir hata" sonucu gerçekleştiğini kabul etti. Harris, ABD hükümetinin bu olayla ilgili İsrail hükümetine baskı yapmaya devam edeceğini ve soruşturmanın şeffaf sonuçlarını talep edeceğini belirtti. “İsrail hükümetinden cevap almaya ve soruşturma bulgularına erişim sağlamaya devam edeceğiz, böylece sonuçlara güvenimiz olabilir. Tam bir hesap verilebilirlik olmalı” dedi.
BARIŞI VE İSTİKRARI TEHDİT EDEN ŞİDDET EYLEMLERİ
Ayşenur Eygi'nin ölümüne neden olan bu silahlı saldırı, bölgede tansiyonu daha da yükseltirken, Başkan Yardımcısı Harris, ABD’nin hem İsraillileri hem de Filistinlileri barışı ve istikrarı tehdit eden şiddet eylemlerinden sorumlu tutmaya devam edeceğini ifade etti.
Bu trajik olay, uluslararası kamuoyunda büyük tepki ve yas dalgası yarattı. Türkiye ve ABD, Eygi'nin ölümü karşısında adalet çağrısında bulunurken, Harris'in açıklaması bölgede artan gerilim ve şiddet döngüsünün sona erdirilmesi gerektiğine dair uluslararası endişeleri de yeniden gündeme taşıdı.
Batı Şeria'daki bu tür olaylar hem yerel hem de uluslararası düzeyde barış çabalarının önündeki engelleri bir kez daha gözler önüne seriyor. Eygi'nin şehadeti, bölgedeki çatışmanın bir kez daha ne kadar kırılgan olduğunu gösterirken, tüm taraflarca daha fazla dikkat ve diplomasi ihtiyacını ortaya koyuyor.
ABD ve Türk vatandaşlığı bulunan Eygi’nin ölümüne ilişkin soruşturmalar devam ederken, yetkililerden daha fazla bilgi ve sorumluların yargılanması talepleri artıyor.
