İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, TUSAŞ'taki terör saldırısındaki ihmallere dikkat çekerek; "Bu kadar önemli kurumun güvenliği neden sağlanamadı? Teröristler, taksinin şoförünü taksinin bagajına koydu, kimsenin haberi yok. Teröristler, jandarma noktasına geldiğinde hiçbir kimlik kontrolü yapılmamış. Uzun namlulu silahlar taksinin içindeyken jandarma noktasından nasıl geçtiler? Biraz ileride merkezi giriş var ve orada bir plaka tanıma sistemi var. Bu aracın kaçırıldığı belli, nasıl oldu da plaka tanıma sisteminden geçti" dedi.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, dün TUSAŞ'a yapılan terör saldırısına ilişkin Meclis'te basın toplantısı düzenledi. İhmallere ve saldırının  yapılış şekline dikkati çeken Çömez, TUSAŞ'ta bir güvenlik açığı olduğunu ve teröristlerin kolayca tesisin kapısına ulaştığına işaret etti.

Çömez, şunları kaydetti:

İzmir'deki Tuzla Fayı için "Zamanı geldi" uyarısı: 7.2 büyüklüğünde deprem üretme kapasitesi var! İzmir'deki Tuzla Fayı için "Zamanı geldi" uyarısı: 7.2 büyüklüğünde deprem üretme kapasitesi var!

"Söz konusu teröristler Ankara'ya ne zaman ve nasıl geldiler? Sırtlarındaki mühimmat çantalarıyla ve uzun namlulu silahlarla Ankara'da nasıl boy gösterdiler? Eski İçişleri Bakanı ayakkabı numaralarından bahsediyordu. Soruyorum kendisine, bu teröristlerin ayakkabı numaraları kaçtı? Teröristler burada cirit atarken MİT Başkanı Sayın Kalın, AKP Genel Merkezi'nde siyasetçilere brifing veriyordu. Bu kadar vahim bir olay yaşanırken haberin yok muydu? Devletin en üst kurumlarından bir tanesinin başındaki Sayın Kalın, bir siyasi partiye giderek FETÖ'yle ilgili brifing veriyor. Son derece vahim, bir devlet kurumunda asla olmaması gereken bir tablodur bu. Eğer devlet kurumlarından bir bilgi verilecekse bunun yeri Meclis'tir ve bütün partilerdir.

"Bu aracın kaçırıldığı belli, nasıl oldu da plaka tanıma sisteminden geçti?"

NATO üyesi ülkelerde savunma sanayi tesislerini geziyoruz. Bir NATOPA üyesi milletvekili olarak bu kuruluşlara girerken inanılmaz güvenlik önlemleri altında girdik. Diplomatik pasaportlarımız verildi, teker teker ayrıca kimlikler çıkartıldı, taramalar yapıldı ve birkaç kademe güvenlik önleminden sonra buralara girebildik. Bu kadar önemli kurumun güvenliği neden sağlanamadı? Teröristler, taksinin şoförünü taksinin bagajına koydu, kimsenin haberi yok. Teröristler, jandarma noktasına geldiğinde hiçbir kimlik kontrolü yapılmamış. Uzun namlulu silahlar taksinin içindeyken jandarma noktasından nasıl geçtiler? Biraz ileride merkezi giriş var ve orada bir plaka tanıma sistemi var. Bu aracın kaçırıldığı belli, nasıl oldu da plaka tanıma sisteminden geçti?

"Mektubundan medet umuyordun, şimdi Meclis kürsüsüne gelip konuşmasından medet umuyorsun"

Cumhurbaşkanı bu saldırı yapıldığında BRICS zirvesindeydi. TUSAŞ'ın önemli yetkilileri İstanbul'daydı. Birkaç gün öncesinde de Meclis çatısı altından bir çağrı yapılmıştı teröristbaşına. Çağrıda 'teröristbaşı' deniyor, 'gel Meclis'e, konuş' deniyor. Bunun arkasında son derece sinsi, kirli bir plan var. Türkiye Cumhuriyeti'nde, bütün dünyada o teröristbaşını, bu ülkenin istikbaline kasteden o lanet caniyi millet iradesinin tecelli ettiği bu çatının, Atatürk'ün armağan ettiği bu kürsünün altında, Kurtuluş Savaşı'nı yönetmiş bu Gazi Meclis'in çatısının altında konuşturmaya hiçkimsenin -yerli ve dışarıdaki işbirlikçileri- gücü yetmeyecek. Kim hangi planı yaparsa yapsın İYİ Parti bu Meclis'te olduğu sürece eğer siz bunu yapmak istiyorsunuz önce bu milletvekillerinin cesedini çiğnemeniz lazım. Ne kudretiniz, ne cesaretiniz yeter.

Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin hukuki ve siyasi gücü yok, İmralı canisinin hukuki ve siyasi gücü var öyle mi, bunu şiddetle reddediyoruz. Terörle müzakere yapılmaz, konuşulmaz. Terörist bir milletin iradesinin tecelli ettiği bir çatının altına çağırılmaz. AKP rejiminin 22 yıldır ne yaptığının hesabını vermesi lazım. Bu ülkede bir terör problemi varsa neden bunun önüne geçemedin? Niye kurutamadın bu lanet yapıyı? Geçen seçimlerde mektubundan medet umuyordun, şimdi Meclis kürsüsüne gelip konuşmasından medet umuyorsun. O pazarlık masasına oturduğunuz zaman karşınıza başka şeyler gelecek. Suriye'nin kuzeyinde kurulmak istenen, kökeni PKK'ya dayanan PYD/YPG terör devletinin temellerini atmak istiyorlar. Erdoğan koltuğu uğruna birileriyle pazarlık yapmak istiyorsa buyursun yapsın, bizim cesedimizi çiğnemeden hiçkimse o katili burada konuşturamayacak."