DÜNYA

İsrailli görgü tanıkları İsrail'in yalanını ortaya çıkardı: 12 yaşındaki Liel'i Hamas değil kendileri öldürmüş

7 Ekim saldırılarında Hamas'ın öldürdüğü iddia edilen 12 yaşındaki Liel adındaki çocuğun İsrail tarafından öldürüldüğü İsrailli görgü tanıklarının ifadeleriyle ortaya çıktı. Netanyahu hükümeti, Gazze'deki katliamını meşrulaştırmak için çocuğun ölümünü sık sık medyada kullanmıştı.

Abone Ol

İsrail-Hamas çatışmasının tekrar alevlenmesine neden olan 7 Ekim saldırılarında, Hamas'ın öldürdüğü iddia edilen 12 yaşındaki bir çocuğun İsrail top ateşiyle öldürüldüğü ortaya çıktı.

Kibbutz Be'eri'deki 7 Ekim rehine çatışmasının görgü tanıkları, İsrail'in 12 yaşındaki Liel Hetzroni, ailesi ve komşularının öldürülmesi olayında dünyayı yanılttığını ortaya çıkardı.

İsrail hükümeti, 7 Ekim'de Hamas öncülüğünde Be'eri'ye düzenlenen saldırı sırasında 12 yaşındaki bir kız çocuğunun öldürülmesi üzerine, uluslararası kamuoyunun desteğini arkasına almak amacıyla bütün dünyaya bazı görüntüler servis etmişti.
İsrail Dışişleri Bakanlığı tarafından resmi X hesabından yapılan açıklamada, "Bu küçük kızın cesedi o kadar kötü yanmıştı ki, adli tıp uzmanlarının, kimliğini tespit etmesi altı haftadan fazla sürdü. 12 yaşındaki Liel Hetzroni'den geriye kalan tek şey kül ve kemik parçaları" ifadeleri kullanılmıştı.
İsrail'in Birleşmiş Milletler misyonunun eski metin yazarı ve ülkenin en iyi İngilizce sosyal medya propagandacılarından biri olan Aviva Klompas, X'te "Teröristler (Hetzroni ailesinin) tüm fertlerini katletti, sonra da binayı ateşe verdi" iddiasında bulunmuştu.

İsrail eski Başbakanı Naftali Bennett ise, "...Liel Hetzroni Hamas canileri tarafından evinde öldürüldü... Bunun bir daha asla yaşanmamasını sağlamak için en meşru savaşı veriyoruz" şeklinde bir açıklama yapmıştı.
İsrail askeri ve Hamas militanları arasında çıkan çatışmalarda Liel Hetzroni de öldürülen siviller arasındaydı. Hetzroni'nin ikiz kardeşi, büyük teyzesi ve diğer birkaç Be'eri sakini de aynı saldırıda hayatlarını kaybetmişlerdi.

Ancak 12 yaşındaki Hetzroni Hamas tarafından öldürülmedi. Kızın ölümüne tanıklık eden İsrailli bir görgü tanığının yeni ifadesine göre, kız birkaç komşusuyla birlikte, İsrail'e ait bir tank mermisiyle öldürüldü.

7 EKİM: İSRAİL PİLOTLARI 'DOST ATEŞİ' EMRİ ALMIŞTI
Hetzroni'nin dost ateşiyle öldüğünün ortaya çıkması, Başbakan Binyamin Netanyahu hükümetinin İsrail Apache helikopterlerinin 7 Ekim'de Nova elektronik müzik festivalinden kaçan İsrail vatandaşlarını öldürdüğünü haberleştiren İsrail gazetesi Haaretz'i kapatmaya çalıştığı sırada gerçekleşti. Haaretz'in haberi, İsrail pilotlarına dost ateşi emri verildiğini ortaya koyan Grayzone tarafından yapılan araştırmayı doğruluyordu.

Haaretz'e konuşan Kibbutz Be'eri'nin güvenlik timinin bir üyesi, sahadaki komutanların, teröristleri rehinelerle birlikte ortadan kaldırmak için evleri bombalama dahil, oldukça sert kararlar aldığını söyledi.

Bir tank taburu komutanı da olay yerine vardığında aynı emirleri aldığını hatırlayarak bir video röportajında şunları söyledi: "Be'eri'ye Tuğgeneral Barak Hiram'ı görmeye geldim ve benden yapmamı istediği ilk şey (Hamas üyelerinin saklandığı) bir eve top atışı yapmak oldu."

İSRAİL TOPUYLA ÖLDÜRÜLEN ÇOCUĞUN ÖLÜMÜ, İSRAİL'İN KATLİAMI MEŞRULAŞTIRMA ARACI OLDU
Be'eri'deki küçük evlerde ağır silahlar kullanma kararı birçok İsraillinin hayatına mal oldu. Bunların arasında, ölümü İsrail'in Gazze'ye yönelik acımasız saldırısını meşrulaştırmak için silaha dönüştürülen kız da vardı. İlk kez, saldırının bir görgü tanığı cinayetle ilgili korkunç gerçeği açıkladı.

Yasmin Porat, 7 Ekim'de Be'eri'de Hamas militanları tarafından rehin alınan İsrailliler arasındaydı. Porat, müzik festivalinden kaçmış ve militanlar geldiğinde bölgedeki halka sığınmıştı. Porat, 15 Kasım'da İsrail ulusal yayın kuruluşu olan Kan News'e verdiği mülakatta, hükümetin resmi söylemini ciddi şekilde çürüten, çatışmaya ilişkin özel ayrıntılar verdi.

Grayzone'da yer alan habere göre, Hamas militanları, etraflarının İsrail askerleri tarafından sarıldığı gibi yanlış bir izlenime kapılmıştı, ancak o sırada İsrail polisi bölgede kalabalık değildi ve şaşkın durumdaydılar. Hamas militanları, bölgeden ayrılabilmek için İsrail polisiyle müzakere etmek amacıyla rehineleri evin dışına göndermiş ve İsrail polisini aramışlardı.

Kaçırmaların genellikle sabah 10, 11 veya 12'de gerçekleştiğinin bilindiğine dikkat çeken Porat, "(Öğleden sonra) saat 3'e kadar İsrailli vatandaşlar ordunun zaten etrafı sardığını düşünüyordu. (Hamas militanları) bizi on kere (Gazze'ye) götürüp geri getirebilirdi. Ama durumun böyle olduğuna ikna olmamışlardı, bu yüzden İsrail polisini istediler" dedi.

Porat, İsrail özel kuvvetleri nihayet olay yerine ulaştığında, Hamas ve İsrail kuvvetleri arasında bir "ateşkes" sağlandığını ve kendisini kaçıran kişinin teslim olmaya karar verdiğini söyledi. Militan, kendi güvenliğini sağlamak için soyunmuş ve İsrail askerlerine doğru ilerlerken onu canlı kalkan olarak kullanmıştı.

'İSRAİL KOMUTANINI, İÇERDE REHİNELERİN OLDUĞU KONUSUNDA UYARDIM'
Porat serbest bırakıldıktan ve kendisini kaçıran kişi teslim olduktan sonra, 14 İsraillinin 39 Hamas militanının koruması altında rehin kaldığını söyledi. Geride kalanlar arasında ikiz kızlar Liel ve Yanai Hatroni ile büyük teyzeleri Ayala Hatroni'nin de bulunduğunu söyledi.

Porat, kurtulduktan sonra komutana anlattıklarını şu ifadelerle söyledi:
"Orada birliğin komutanıyla oturdum ve ona evin neye benzediğini, teröristlerin nerede olduğunu ve rehinelerin nerede olduğunu tarif ettim. Aslında onun için çizdim: 'Bakın, burada, çimenlerin üzerinde bu şekilde yatan dört rehine var. Burada da terasın altında yatan iki rehine var. Oturma odasında da şöyle yatan bir kadın ve şöyle yatan bir kadın var' diyerek anlattım.
(İsrailli komutana) ikizleri (Yanai ve Liel Hatzroni) ve büyük teyzelerini (Ayala) anlattım, onları görmedim. Biliyor musunuz, oradan ayrıldığımda görmediğim tek kişiler onlardı. Liel'i sürekli duyuyordum, bu yüzden orada olduklarından eminim. Komutana, mutfağa yakın bir yerden çığlıkların geldiğini duyduğumu anlatmaya çalıştım. Onu görmedim ama duydum ve çığlıkların nereden geldiğini duydum. Onlara tüm rehinelerin nerede olduğunu açıklamaya çalıştım."

'İÇERDE 40 TANE TERÖRİST OLDUĞUNU SÖYLEDİĞİMDE BANA İNANMADILAR'
7 Ekim'deki Hamas operasyonlarına neden olarak gösterilen İsrail istihbaratının kalitesizliğinin altını çizen Porat, İsrail askerlerinin, bir evin içinde bu kadar çok militan olabileceğine ya da bu kadar büyük bir gücün İsrail'in Gazze'nin etrafına inşa ettiği yüksek teknolojili kuşatma duvarlarını aşabileceğine inanmadıklarını söyledi. Porat, "(İsrail özel kuvvetlerine) içerde yaklaşık 40 terörist olduğunu ilk söylediğimde bana 'Olamaz' dediler. Abartıyor gibisin' dediler... Ben de onlara 'Sayıları sizden daha fazla' dedim. Bana inanmadılar! Askerler hala durumu kavrayamamıştı" dedi.

Saat 16.00'a doğru, evin içindeki militanlar ile sokağın karşısında konuşlanmış İsrail özel kuvvetleri arasında bir silahlı çatışma başlamıştı. Hamas savaşçılarını uzaklaştırmayı başaramayan İsrailliler saat 19.30'da bir tank çağırdı.

İSRAİL'İN TOP ATIŞI, İSRAİLLİ SİVİLLERİ ÖLDÜRDÜ
Porat, tankın bölgeye doğru ilerleyişini izlerken yaşadığı panik anlarını şu ifadelerle anlattı:

"Kendi kendime 'Neden evin içine tank mermisi atıyorlar?' diye düşündüm. Yanımdaki askerlerden birine 'Neden ateş ediyorlar' diye sordum. Onlar da bana bunun duvarları yıkmak ve evi temizlemek için olduğunu söylediler."

Tankın eve doğru birkaç mermi ateşlediğini belirten Porat, sokağın karşısından iki büyük patlama sesi duyduğunu söyledi. Evin dışında Tal adında bir adam, evin sahibi Adi ve Hadas Dagan çifti yatıyordu. Ayrıca 12 yaşındaki ikizler Liel ve Yanai Hatsroni ile büyük teyzeleri de oradaydı. Toz duman dağıldığında evden sadece Hadas Dagan sağ çıkmıştı.

Porat, Dagan'ın daha sonra kendisine şunları söylediğini aktardı: "'Yasmin, iki büyük patlama olduğunda havada uçtuğumu hissettim... Gözlerimi açmam 2-3 dakika sürdü, vücudumu hissetmiyordum. Tamamen felç olmuştum. Gözlerimi açtığımda Adi'nin (Dagan) ölmekte olduğunu gördüm... Tal'in de o noktada hareket etmeyi bıraktı."

'TOP MERMİLERİ, SAATLERCE ÇIĞLIK ATAN LEİL'İN SESİNİ KESTİ'
Dagan tank mermilerinin Liel Hatsroni'yi öldürdüğünü doğruladı: Porat'a, Liel'i işaret ederek, "Kız saatlerce çığlık atmayı kesmedi. Çığlık atmayı kesmedi... (ama) o iki top mermisi isabet ettiğinde, (Liel) çığlık atmayı kesti. O zaman sessizlik oldu" dedi.

Porat sözlerini şöyle tamamladı: "Peki bundan ne anlam çıkarabilirsiniz? O çok büyük olaydan sonra, iki mermiyle sonuçlanan ateş etme olayından sonra, hemen hemen herkes öldü."

Dagan, rehinelerin hiçbirinin Hamas savaşçıları tarafından öldürülmediğine vurgu yaptı.

Porat 15 Ekim'de verdiği ayrı bir mülakatta Filistinli militanların esirlere "kötü muamele etmediğini, insanca davrandıklarını" söylemişti.