Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay’da yaklaşık 25 bin vatandaş hayatını kaybetmiş ve binlerce vatandaş yaralanmıştı.
Depremin yıkıcı etkisinin kendi gösterdiği Hatay’da 10 binlerce konut da zarar görmüştü.
Enkaz kaldırma çalışmalarının büyük çoğunluğunun tamamlandığı Antakya ilçesi adeta tanınmaz hale geldi. Tarih kent meydanında deprem öncesi ve deprem sonrası drone ile çekilen fotoğraflarda adeta depremin yıkıcı etkisini ortaya çıkardı.
"İçimiz acıyarak geçiyoruz"
Depremin tarihi yapılarda oluşturduğu yıkıma dikkat çeken Hatice Temli, “Tarihi binalarımızın bir an önce tamir edilmesini istiyoruz. Bizim en büyük yaralarımızdan birisi tarihi yerlerimiz. Her gün buradan geçerken içimiz acıyarak geçiyoruz. Buraları böyle göreceğimizi ummuyorduk. Tarihi yerleri tadilata da pek fazla gelmediler. Her geçtiğimizde içimiz acıyarak geçiyoruz.” dedi.
"Her gün ölüp ölüp diriliyoruz"
Doğma büyüme Antakyalı olan Hasan Zümre, memleketini enkaz bir halde görmenin hüznünü her an yaşadığını ifade ederek, “Memleketimizi bu halde görmek bizi gerçekten çok üzüyor. Şu anda herkes başka bir yerde, dağılmış halde. Antakya’da günlerimiz çok şahane geçiyordu; dostluk ve arkadaşlık vardı. Yüreğimizin parçalanmasını bir yana biz her gün ölüp ölüp diriliyoruz. Bu enkazı görmek kolay değil. Buralarda hep evler vardı. Bizim için buranın havası bile farklı, buradan başka yerde yaşayamadık. Antalya, İstanbul, Denizli, Bursa hangi şehre nereye gidersek gidelim yaşayamıyoruz. Buranın havası hepimizi çekiyor.” dedi.
"Antakya sokaklarını tanıyamıyorum"
Yıllarca esnaflık yaptığı sokakları tanıyamadığına dikkat çeken Mehmet Ali Zobo, “Gittiğim yerleri, yılarca esnaflık yaptığım eski Antakya sokaklarını tanıyamıyorum. Enkaz kaldırımından sonra gittiğim zaman tanıyamadım. Nerede olduğumu bile algılayamadım.” ifadelerini kullandı.
"Yaşamaya çalışıyoruz"
İnsanların depremin yıkıcı etkisini görmek için Hatay’a gelmeleri gerektiğinde dikkat çeken Fatmanur Alkan, “Daha çok genciz; yaşayacak çok günümüz var ama burada çok şey yaşadık. Küçüklüğümüzden beri buradayız; yuvamız, ailemiz ve herkes burada yaşadı. Çoğu yakınımızı burada kaybettik. Hala kaybedilen birçok insanı arıyoruz, çoğu yok. Yaşamaya çalışıyoruz, herkesin gelip burayı görmesini istiyoruz.” şeklinde konuştu.