MİT'ten Süleymaniye'de operasyon: Örgütün sözde İran sorumlusu etkisiz hale getirildi MİT'ten Süleymaniye'de operasyon: Örgütün sözde İran sorumlusu etkisiz hale getirildi

Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Dışişleri Bakanları Konseyi Toplantısı’nda konuşan Bakan Fidan, teşkilat üyelerini Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne destek vermeye çağırdı.

Fidan ''Tüm kardeşlerimizi, Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türk halkının özden gelen haklarını yeniden elde etmesi için destek vermeye çağırıyoruz. Kıbrıs Türkü kardeşlerimizin on yıllardır maruz kaldıkları haksız ve insanlık dışı izolasyonlara son vermek üzere, KKTC’yle ticari ilişkilerinizi artırmaya davet ediyorum. Desteğiniz, Kıbrıs meselesinin Ada'daki gerçekler temelinde adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüme kavuşturulması hedefine katkıda bulunacaktır'' dedi.

Gazze’de devam eden savaşa ilişkin TDT üyelerini, Güney Afrika’nın açtığı Uluslararası Adalet Divanı nezdindeki ''Soykırım Davası''na destek vermeye çağıran Fidan, ''Türk Dünyası, Gazze’de yaşanan insanlık dramına sırtını dönemez. İsrail’in, 7 Ekim’den beri Filistinli kardeşlerimize yönelik saldırıları, uluslararası hukuku her yönüyle ihlal etmektedir. Türk Devletleri Teşkilatı’nın tüm üyelerinin, Uluslararası Adalet Divanı nezdindeki Soykırım Davasına destek verdiğini görmek isteriz'' diye konuştu.

Bakan Fidan TDT üye ülkeleri arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesine ilişkin mesajlar da verirken ''’Alfabe birliğimizi biran önce tesis etmeliyiz''’ dedi.

TDT Gayrıresmi Liderler Zirvesi'nde Bakan Fidan’a Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da eşlik etti. Fidan önceki gün Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve mevkidaşı Ceyhun Bayramov’la da görüştü.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da zirveye katılması önceden planlamış, ancak daha sonra Erdoğan programını aynı gün yapılacak olan Hollanda-Türkiye maçını canlı takip etmek üzere değiştirmişti.

Dışişleri Bakanı Fidan'ın Şuşa’dan aktardığı mesajlar şöyle:

''Küresel güç rekabetinin coğrafyamıza sirayet etmesini önlemek için saflarımızı sıklaştırmalı; imkanlarımızı müşterek refahımız için kullanmalıyız. Bu bilinçle, bölgesel sahiplenme ve bölgesel işbirliği, müşterek çalışmalarımızın iki temel ilkesini teşkil etmelidir.

Balkanlarda, Doğu Avrupa’da, Orta Doğu’da, Afganistan’da ve dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşayan soydaşlarımızın kimliklerini korumalarına yardımcı olmak, tarihimize karşı sorumluluğumuzdur.

Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki mevcut müzakere sürecinin en kısa zamanda barış anlaşmasının imzalanmasıyla sonuçlanmasını içtenlikle temenni ediyoruz. Bazı Batılı ülkelerin Ermenistan'ı açıkça kayıran ve Azerbaycan'ın kaygılarını göz ardı eden dengesiz tutumundan memnun değiliz. Türk Dünyası olarak bu sürecin başarıyla tamamlanması için kardeş Azerbaycan'a tam destek vermeye devam etmemiz gerektiğini bir kez daha vurgulamak isterim.

Ukrayna’daki savaşın sonlandırılması için kalıcı barışa dönük çabaların daha geniş bir zemine yayılması gerektiğini düşünüyoruz. Kutuplaşmanın derinleşmesini önleyecek, katılım ve temsil niteliği yüksek, diplomasiyi önceleyen bir barış platformu tesis edilmesi gerekiyor.

Bu yıl, Türk dünyasının ayrılmaz parçası olan Ahıskalı kardeşlerimizin yaşadıkları acı dolu sürgünün 80. yıl dönümünü idrak edeceğiz (14 Kasım). Ahıskalı kardeşlerimizin Gürcistan’daki anavatanlarına geri dönmeleri ve vatandaşlık almalarına ilişkin süreçlerin bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da takipçisi olacağız.''