Gündelik hayatımızda çok sık kullandığımız Şamanizm gelenekleri

Farkında olsak da, olmasak da kültürümüzün, yaşayışımızın, gelenek ve göreneklerimizin temelinde Şamanizm ve Tengrizm kökenli davranışlar vardır. Günümüzde bu davranışlar batıl olarak nitelendirilse bile, kökenleri araştırıldığında hemen hepsi manaya bürünür.

Abone Ol

1. Nazar İnanışı

Anadolu’da nazar inanışı halk arasında çok yaygındır bazı kişilerin bakışlarıyla, gözleriyle kötü enerji yaydıklarına ve karşısındakini etkilediğine inanılır. Nazar etkisini kem gözlerden gelen etkiyi önlemek için nazar boncuğu takılır v bu nesneye eşsiz bir anlam yüklenir. İslamla alakası yoktur. Hatta bazı araplar nazar boncuğunu günah saymaktadır.

2. Gidenin Arkasından Su Dökmek

Bir diğer adetimizde yolculuk yapacak olan kişinin arkasından su dökmektir. Bu hareket su gibi git su gibi gel anlamına gelir ve bu adet şamanla arasında değerli bir içkinin bir kısmının tanrılar için yere dökülmesiyle başlamış ardınan ölen kişi için yere bir miktar su dökülmesine dönüşmüştür onun ruhunun geri gelmesi için. Zamanla bir kaç değişikliğe uğrayarak bugünkü yolculuğa çıkanın ardından dökülen bir adet haline gelmiştir.

3. Su İçerken Başı Tutmak

Bir diğer adet su içerken başı tutmak, şamanlar su içerken insanın aklının başından gideceğine inanırlardı ve bu yüzden başlarını tutarlardı. Bu gelenek tıpkı diğerleri gibi günümüzde yaşatılamaya devam etmektedir.

4. Kurşun Dökme

Kurşun dökme adeti de Şamanizm geleneklerindendir. Şamanizm’de buna “kut dökme” denir. Kötü ruhlardan birinin çaldığı kutuyu “talih, saadet unsurunu” geri döndürmek için yapılan bir sihri ayindir.

5. Tahtaya Vurmak

Eski Türkler göçebe oldukları için, daha önce girmedikleri ormanlara girerken, ormandaki kötü ruhları kovmak için ağaçlara vurup bağırarak gürültü çıkarırlarmış. Bu davranış aynı zamanda doğa ruhlarına kötü olayları haber verip, onlardan korunma dilemek amaçlıdır. Tahtaya vurma adeti, sadece Türk kültüründe değil bir çok Avrupa kültüründe de vardır.

6. 40 Sayısı

Şamanizme göre ruh bedeni 40 gün sonra terk eder. Bu yüzden bir kişinin ölümünün ardından 40 gün sonra toplanılıp ruhu rahat etsin ve eve başka ruhlar gelmesin diye ayinler yapılır ve yas tutulurdu.

7. Mevlit ve İlahiler

Şamanlar ayinlerinde davul ve kopuz kullanmışlardır. Müziksiz hayatın ve ayinlerin değişilmez bir parçasıdır. Oysa İslam dininde Kur’an’ın müzikle okunması kesinlikle günahtır. Şaman geleneğinin devamı olarak Anadolu’da Hz. Muhammed’in Hz. Ali’nin hayatları müzikle okunmaktadır

Mevlit ve İlahiler sadece Anadolu’da uygulanan müzikli anlatımlardır. İslam dininde ölünün ardından mevlit merasimi diye bir uygulama yoktur. 

Osmanlı tarihinde ilk Mevlit, 1409-10 yıllarında Bursalı bir fırıncı ustası olan Süleyman Çelebi tarafından yazılmıştır.

8. Köpek Ulumasının Uğursuz Sayılması

Şamanizm’de köpek bir ruhun yaklaştığını uzaktan acı ulumayla haber verebilmektedir. Sıradan bir kişinin bu ruhu görmesi; onun pek yakında öleceğine işaret sayılır. Anadolu’nun kimi yerlerinde köpek uluması uğursuz sayılmaktadır. Köpeklerin bazı olayları önceden algıladıklarına ve bunu uluyarak anlattıklarına inanılır.

9. Yukarıda Allah Var

Tengrizm inancından kalma Gök Tanrı inancımızla alakalıdır.. Bu anlayıştan dolayı dua ya da işaret ederken eller gökyüzüne açılır.

10. Türbelere, Ağaçlara, Çalılara Bez ve Çaput Bağlamak

Şamanizm inancında dilek dileme şekli. Küçük kumaş parçaları genel olarak ağaçlara çok önem verildiğinden ve yaşamın sembolü kabul edildiğinden ve yaşam üzerinde muazzam etkileri olduğu düşünüldüğünden, bunların dallarına bağlanır ve dileğin gerçekleşmesi beklenir.

12. Kırmızı Kurdele

Gelinliğin üzerine bağlanan kırmızı kurdeleler, nişan törenlerinde yüzüklere bağlanan kırmızı kurdeleler, okumaya yeni geçmiş çocukların yakasına takılan kırmızı kurdeleler; hep uğuru ve kısmeti temsil eder.  Ayrıca kötü ruhların şerrinden korunma sağladığına inanılır.

13. Dilek Tutmak

Dile tutmak da Şamanizm kökenli bir davranış şeklidir. Tabiat ruhlarının dileklerin gerçekleşmesine aracılık ettiğine inanılır.

14. Sağ Ayak

Kapıdan çıkarken sağ ayağın önde olması da Şaman kültüründen kalma bir ritüeldir. Sol ayakla geçmenin kişiye uğursuzluk getireceğine inanılır.