Festival kapsamında, Karatay Medresesi'nde açılan sergi, Filistin davasına vurgu yapan karikatürleriyle dikkati çeken Naci el-Ali'nin, özgürlük mücadelesinin sembollerinden biri haline gelen "Hanzala" çizimlerinden oluşuyor.
Sergideki 20 eser, vatandaşların ve yerli turistlerin yanı sıra dünyanın dört bir yanından gelen yabancı ziyaretçilerden ilgi görüyor.
Serginin küratörü Samed Karagöz, Naci el-Ali'nin 1938'de Filistin'de dünyaya geldiğini anlattı.
Sanatçının, 1948'de Filistinlilerin "Nekbe" olarak adlandırdığı Büyük Felaket yaşandığında mülteci konumuna düşen 750 bin Filistinliden biri olduğunu belirten Karagöz, şöyle konuştu:
"O zaman 10 yaşında bir çocuktu ve Lübnan'a yerleştiler. Çocukluğu ve gençliği orada bir mülteci kampında geçti. Mülteci kampından çıkmış bir sanatçı olması açısından son derece önemli. Çocukluğundan itibaren hep karikatürle, çizimlerle ilgileniyor. Belki şartlar daha başka olsaydı, daha farklı sanat eserleri de üretebilirdi ama mülteci kampındaki şartlar çok elverişsiz olduğu için o hep kara kalem çizimler yaptı. Kağıt kalem bulamadığında elindeki çubukla yerdeki çamura çizimler yaptı. Ömrü boyunca hep çizimler yapmaya devam etti, 1987 yılında Londra'da bir suikast sonucu öldürülene dek."
Karagöz, sergide, sanatçının ikonlaşmış, Filistin denildiğinde akla ilk gelen sembollerden "Hanzala" çizimlerinin bir kısmının yer aldığını dile getirdi.
Serginin, daha önceki Kültür Yolu Festivalleri'nde de ziyaretçilerini ağırladığını vurgulayan Karagöz, şunları kaydetti:
"Bu 15'inci sergimiz. Farklı farklı eserlerini, Türkiye'nin farklı illerinde sanatseverlerle buluşturduk. Sergilerde Naci el-Ali'nin en bilindik ve daha az bilinen eserlerinden bir seçki oluşturmaya gayret gösteriyorum. Bu sergi, Filistin'de yaşananların bir yıl önce başlayan problemler olmadığını gösteriyor. 1948'den itibaren de değil, 1917'de Osmanlı'nın bölgeden çekilmesi ve orada bir İngiliz manda devleti kurulmasından itibaren siyonistlerin başlattığı hareketler, oradaki Müslümanlara ve Hristiyanlara karşı uyguladığı baskıların yansımasını görüyoruz. Aslında bugün yaşadıklarımızın köklerini orada görmüş olabiliyoruz bu eserlerde."
Sergiyi gezen vatandaşlardan Hüseyin Kocabaş ise eserlerin oldukça ilgi çekici olduğunu söyledi.
Antalya'nın dünyanın her yerinden insanları ağırladığını belirten Kocabaş, "Antalya bir dünya kenti. Her ülkeden insanlar var, sanatçı da eseriyle anlatmak istediklerini çok güzel ifade etmiş. Savaşın amacını, petrol, para ve güç dengelerini anlatmış. Burada her milletten insan var. Herkese ulaşması anlamında amacına ulaştığını düşünüyorum." dedi.
Sergi, festival boyunca 10.00-19.00 saatlerinde ziyaret edilebilecek.