NTV'de yer alan habere göre; Erzincan'ın İliç ilçesindeki altın madeni sahasında 13 Şubat'ta meydana gelen heyelanda, 9 işçi toprak altında kaldı. İş makineleri ile yüzlerce personelin katıldığı ve aylarca süren aramalar sonunda işçilerin cansız bedenlerine ulaşıldı. İşçiler gözyaşları arasında toprağa verilirken, olayla ilgili başlatılan soruşturmada 9 şüpheli tutuklandı, 2 kişi adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.

Narin Güran'ın abisi Baran Güran, Diyarbakır Barosu'ndan hukuki destek talebinde bulundu Narin Güran'ın abisi Baran Güran, Diyarbakır Barosu'ndan hukuki destek talebinde bulundu

Soruşturma sürerken, Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş. geçen hafta yazılı açıklama ile 187 çalışanını işten çıkardı. İşten çıkarılan çalışanlar maden ocağı önünde eylem başlattı.

Diğer yandan İliç ilçesinde yaşayan Sedat Cezayirlioğlu ile İsmail Hakkı Atal, Çöpler köyü mevkisinde Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından yapılması planlanan, "Çöpler Kompleks Madeni 2. Kapasite Artışı ve Flatasyon Tesisi Projesi" (9 işçinin hayatını kaybettiği maden sahasını genişletme projesi) için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 7 Ekim 2021'de verilen "Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu" raporunun iptal edilmesini istedi.

İPTAL GEREKÇELERİ

Cezayirlioğlu ve Atal, projenin bölgedeki su kaynaklarını, tarımı ve hayvancılığı bitireceğini, yaşam hakkını kasten sona erdirmeye teşebbüs olduğunu, iklim krizi nedeniyle artık hiçbir kara parçasının güvenli olmadığını, asit maden drenajının topraktaki bir kısım minerali yok edeceğini, iklimdeki son değişmelerin toprakları daha önemli hale getirdiğini ve davaya konu hususun ulusal güvenlik seviyesinde ele alınması gerektiğini iddia etti.

Kapasite artırımının kabul edilemeyeceği belirtilerek, raporun bilimsel verilere dayanmadığı, madencilik faaliyetlerinin hemen sona erdirilmesi gerektiği, söz konusu projenin corona virüsün etkilerini de artıracağı, insan ölümlerinin ve doğal ekosistem yıkımlarının artacağı, projenin bütüncül etkilerinin ele alınmadığı ve toplumsal maliyet analizinin yapılmadığı kaydedildi.

Cezayirlioğlu ve Atal, madencilik faaliyetlerinin tek kazananının maden şirketleri olduğunu savurarak, son yapılan bilimsel incelemelere göre çevre kirliliğinin cinsel yönden de insanlara zarar verdiğini, doğurganlık oranının azaldığını, ülkenin orman yapısının ve ekosisteminin projenin zararlı etkilerini tolere etme gücünün olmadığını, iklim krizinin doğrudan ve dolaylı düşmansız bir milli güvenlik tehdidi olduğunu, madenciliğin insanlığa karşı işlenen suçlardan olduğunu, normlar hiyerarşisine göre üstteki norm ve uluslararası düzenlemelere aykırı olan kanun ve yönetmeliklerin uygulanamayacağını iddia etti.

Nihai ÇED raporunun bilimsellikten ve güvenirlikten uzak olduğunu öne süren Cezayirlioğlu ve Atal,, tesisin proses suyunun nereden ve nasıl sağlanacağının belli olmadığını ve hukuka aykırı olduğunu savundu.

BİLİRKİŞİ HEYETİ RAPOR HAZIRLADI

Erzincan İdari Mahkemesi, bilirkişi heyetinin hazırladığı rapora göre 'Çöpler Kompleks Madeni 2. Kapasite Artışı ve Flatasyon Tesisi Projesi' için verilen 7 Ekim 2021 tarihli "Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu" kararında, hukuka ve mevzuata uyarlılık bulunmadığı sonucuna ulaştı.

Mahkeme, davaya konu ÇED raporunda altın madeninin depremsellik, erozyon, heyelan ve sel açısından yeterince değerlendirilmediğini belirtip, maden sahası genişletme projesiyle ilgili verilen ÇED olumlu raporunu iptal etti.

Kaynak: DHA, NTV Haber