Ali Babacan, 6 liderin seçimden sonraki toplantısında neler konuşuldu sorusunu şöyle yanıtladı:

Orada ne yaptık? Önce bir durum tespiti yaptık. Yani vatandaşlarımızın önem verdiği konu başlıklarını belirledik ki birinci dediğim gibi bu güvenlik meselesi, terörle mücadeleyi, o gerçekten çok önemli bir konu olarak vatandaşlarımızı düşünüyor. Zaten öyle. Bizim de öyle yani. Bizim dünya kadar çalışmamız var bu konularda en önemli meselelerimizden birisi güvenlik ve terörle mücadele. O konudaki hassasiyetimizi daha iyi duyurmaya ihtiyacımız var. Bir ikincisi bu bu maalesef iktidar tarafında çok yoğun bir din istismarı var. Yani diğerimizin kutsallarını sürekli olarak istismar eden bir siyaset çizgisi var. Ve bunun yanında da korku politikasıyla da, yalan politikasıyla maalesef görüyoruz sahada. Özellikle bunu WhatsApp grupları üzerinden yapıyorlar. Olmayan şeyleri varmış gibi göster ben kaç yerde karşılaştım. “E siz diyanet işlerini kapatacakmışsınız” ya nereden çıktı kardeşim ya? Bu altı genel başkandan hangisini ne zaman söylemiş böyle bir şey? Bizim ortak politika dokümanımız var. Hangi diyaneti kapatıyormuşuz, ne yapıyormuşuz arkadaş? Yok öyle bir şey ama diyorum ya yalan siyaseti diye.

Ali Babacan, partisine yönelik yapılan haksız yere milletvekili kazandılar eleştirlerine de cevap verdi. Babacan şunları söyledi: 

Evet bu eleştiri sadece DEVA Partisi için değil. Evet. Aynı zamanda CHP'nin listesinden seçime giren diğer partiler için de geçerli. Farkındayız, takip ediyoruz. Fakat bu veriler, bu eleştirileri doğrulamıyor. Niye diyeceksiniz. Birincisi Cumhuriyet Halk Partisi'nin oyu bir önceki seçimlere göre yüzde iki buçuk artmış durumda. Yani yirmi iki nokta sekizden yirmi beş nokta üçe çıkmış.

Ali Babacan milletvekillerinin tek tek aldığı oyları sıraladı

"Hatırlarsanız adaylar açıklandıktan sonra bir hafta boyunca hemen hemen her gün Sadullah Ergin Bey'i tartıştılar ki Sadullah Ergin CHP'de Ankara birinci bölge adayı oldu. Birinci bölgedeki oy artışı Cumhuriyet Halk Partisi'nin beş buçuk puan.

Kahramanmaraş'ta CHP'nin bir önceki seçimlerde aldığı o yüzde dokuz buçuk. Bu seçimde aldığı oy yüzde on altı nokta üç. Mersin'de yüzde üç nokta sekizlik artış var.

Bizim Mehmet Emin Ekmen biliyorsunuz Mersin'den adaydı. Üçüncü sıradaydı ama CHP sanırım beş yanılmıyorsam beş kadar milletvekili çıkarttı ve ciddi Mersin'de bir hareketlenme geldi. Yani bizim adaylarımızın olduğu illerin çoğunda çok ciddi bir ilave hareketlenme oldu.

Şunu da söylememiz lazım. Ki biz bunu Cumhuriyet Halk Partisi'yle ilk görüşmelerimizde de biz dillendirmiştik. Onlar dediler ki Gelin dediler beraber tek liseyle girelim. Yani teklif onlardan yana. Yani biz gidip de bir şey yapmadık. Herhangi bir şeyin pazarlığını falan da yapmadık yani. Yani Cumhuriyet Halk Partisi istedi bizden. Bakın çünkü beraber girersek daha çok milletvekili çıkacak simülasyonlar yaptık dediler, gösterdiler. Biz de yaptık simülasyonlarını, biz de aynı şeyi gördük. Yani sadece DEVA Partisi'yle CHP'nin aynı listede olmasının + 18 tane milletvekilliği ürettiğini gördük. Dolayısıyla sadece ve sadece bizim diğer partileri saymıyorum bakın. Sadece DEVA'nın ortak listede girmesinin oluşturduğu artı 18 tane milletvekili çıkıyor. Bunu biz de gördük. Cumhuriyet Halk Partisi de gördü simülasyonlarda. Dolayısıyla onun için biz bunu kabul ettik. Dolayısıyla burada hani DEVA'nın hani hak etmediği öyle bir şey. Öyle bir şey. Kesinlikle yok. Yani şu var tabii. Seçim sonuçları beklenenin altında çıkınca herkes bir suçlu arıyor. Yani bazen partiler bu suçluyu kendi içinde arar, bazen beraber hareket ediyorsanız başka partiler suçlu mu diye yani toplumda bunun bir suçlusunun arayışı olursa olur bu olur. Biz gayet kendimizden eminiz. Bu on beş arkadaşımızın on beşi de hakkıyla helalinden seçilmiştir, hak etmişlerdir ve helalinden seçilmiştir. Bu konuda bizim ufak bir kaygımız yok. Kaldı ki bu ikinci tura giderken de bütün teşkilatlarımızla beraber yine sahada olacağız. Hep beraber çalışacağız ve Sayın Kılıçdaroğlu'nun ikinci turda bu seçimi kazanması için de her türlü emeğimizi, varlığımızı koyacağız" dedi.

“Yalan siyaseti uyguluyorlar”

Bu yalan siyasetiyle maalesef bazı toplum kesimlerini bir miktar etkilemiş görünüyorlar yani. Bunlara karşı bizde çıkmış bundan sonra etkili olmaması için bir yöntem yani yalan siyaseti etkili oluyor ama o şöyle bir defa etkili olur. Çünkü diyelim ki yani çok iyi tanıdığınız, güvendiğiniz bir dostunuz. Size bugüne kadar hiç yalan söylememiş. Ama onun ilk söylediği yalana inanırsınız. Yani eğer günün birinde size bir yalan söylerse o inanır. Çünkü bana hep doğruyu söylemişti bu dersiniz ya. Ben söylediğine inanırsınız. Ama ondan sonra yalanı ortaya çıktığı anda o güven öyle bir sarsılır ki hani yalancının mumu yatsıya kadar yanardı. Evet. Yani yatsıya kadar yanar sonra biter o iş Dolayısıyla bu seçimde yalan siyaseti yaptılar. Ve biz bunu açık açık açık açık tek tek tek tek belgeleriyle ortaya koyduk. Koymaya da devam edeceğiz. Yalanlarını yüzlerine çarpmak zorundayız. Böyle bir şey olmaz. Vatandaşın güvenini kazan kazan. Ondan sonra o güveni kullanarak sen koskoca LED ekranda Montaj bir videoyu göster. Yani sosyal medyadan, o gri alandan, arka plandan bile yapmak çok yanlış yani. Bu bile yalandır. Ama ülkenin cumhurbaşkanı olarak partinin genel başkanı olarak on binlerce kişinin olduğu bir meydanda yalan bir video izletilir mi ya? Böyle bir şey var mı? Yani bizim inancımızda böyle bir şey var mı? Dürüst siyasette şeffaf siyasette böyle bir şey var mı? Ama insanlar o yıllardır güvendiği bir kişi yalan söylediğinde inanıveriyor yani. Bir kere Bir kere çalışıyorum. Bundan sonra çalışmaz. Ve bunları sürekli çıkaracağız.