Cumhurbaşkanı Erdoğan MÜSİAD heyetini kabulünün ardından açıklamalarda bulundu.
Dün İsrail ile ithalat ve ihracat anlaşmalarının iptal edildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dünden itibaren İsrail'le tüm ürünleri kapsayacak şekilde İsrail ile ihracat ve ithalat işlemlerini durdurduk. Attığımız bu adımın ortaya çıkaracağı sonuçları iş dünyamızla eşgüdüm ve istişare ile yürüteceğiz" ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan İsrail çıkışı: Sonuçları istişare ile yürüteceğiz
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
* MÜSİAD 6 Şubat depremlerinden sonra da milletimiz için seferber olmuştur. Depremin ilk anından itibaren afetzedelerimizin sıkıntıların giderilmesi ve yeniden ihya noktasında sergiledikleri dayanışmayı takdirle karşılıyorum.
* Toplam tutarı 104 milyar doları aşan devasa bir fatura ile karşılaşmıştık. Toplam 850 bin bağımsız bölüm ağır hasar alarak kullanılamaz hale geldi. Böyle bir yükün altından kalkmanın kolay olmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz. MÜSİAD gibi sorumluluk duygusuyla hareket eden kuruluşlarımızın desteğiyle yaralılarımızı süratle sarıyoruz.
"DÜŞMANLIK VE KAVGA PEŞİNDE DEĞİLİZ"
* Dünden itibaren İsrail'le tüm ürünleri kapsayacak şekilde İsrail ile ihracat ve ithalat işlemlerini durdurduk. Attığımız bu adımın ortaya çıkaracağı sonuçları iş dünyamızla eşgüdüm ve istişare ile yürüteceğiz. Biz bölgemizde hiçbir ülkeyle düşmanlık ve kavga peşinde değiliz. Biz coğrafyamızda çatışma, kan ve gözyaşı istemiyoruz.
* Hep birlikte barış ve refah içinde yaşamak istiyoruz. Aldığımız bu kararla Batı'nın üzerimize nasıl saldıracağını çok iyi biliyoruz. Dik duracağız, dikleşmeyeceğiz ve bileceğiz ki, önümüzdeki yol mazlumların yanında yer alma yoludur. Dolayısıyla da sözümüz nedir alma mazlumun ahıdır çıkar aheste aheste!
* Biz de mazlumların yanında yer almak suretiyle 40 bini aşan öldürülmüş insanların ahını hiçbir güç, Allah'tan başka, kaldıramaz. Zaman zaman bana da geliyor. 'Bu bazı sıkıntılara neden olabilir' diyorlar. Ben de diyorum ki, 'Bütün sıkıntıları gidecek tek gücün Allah olduğuna inanıyoruz ve doğru olanı yaptığımızın şu anda farkındayız'. Bugün bu insanların yanında yer almazsak, yarın benzer şeyler başımıza geldiğinde yanımızda kim yer alacak?
* Batı'nın koşulsuz desteği ile yoldan çıkan Netanyahu'yu ateşe zorlamaktır bizim görevimiz. Türkiye'nin bu hamlesi mevcut tablodan rahatsız olan diğer ülkelere de örnek teşkil edecektir. Türkiye'nin İsrail ile ticareti durdurmasının amacı Netanyahu Hükümetini ateşkese zorlamaktır
"TÜRKİYE'NİN ÖNÜNDE HAZİNE DEĞERİNDE BİR SÜRE VAR"
* Deprem ve bölgesel çatışmalar yanında son 1 yılda ülkemiz ekonomisini zorlayan üst üste 3 seçim yaşadık. 14-28 Mayıs seçimlerinde dirayetli tavrıyla milletimiz istikrar ve güvenin ortamının bozulmasına izin vermedi. 31 Mart seçimlerini Türkiye demokrasisine yakışır bir olgunlukla tamamladık. Bu seçim sonuçlarının hayra tebdil olacağına inanıyoruz.
* 1 Nisan sabahı itibariyle seçim gündemini tamamen geride bırakmış olduk. Türkiye'nin önünde 4 yıllık hazine değerinde seçimsiz bir süre var. 85 milyon olarak bu dönemi çok iyi değerlendirmemiz, gerilim siyaseti, popülist dayatmalarla heba etmemiz gerekiyor. 4 yıllık sürede inşallah ekonomi başta olmak üzere asıl gündemimize odaklanabileceğiz.
"ENFLASYONDA ÜMİT VERİCİ RAKAMLARI GÖRECEĞİZ"
* Orta vadeli programı ve 12. Kalkınma Planı'nı geçen sene kamuoyuyla paylaşmıştık. Günü kurtarmanın değil, emanetini taşıdığımız 85 milyon vatandaşımızın istikbalini sağlam temeller üzerine yükseltmenin gayreti içindeyiz. Önceliğimiz olan enflasyonu düşürmeye yönelik kararlı adımlar atıyoruz.
* Nisan ayı enflasyon ve dış ticaret verileri orta vadeli program beklentilerimizle uyumludur. Enflasyonda yılın ikinci yarısında itibaren inşallah daha ümit verici rakamları göreceğiz. Hayat pahalılığı meselesini sorunu ötelemek yerine enflasyonu düşürüp, kalıcı refah artışı sağlayarak çözüme kavuşturacağız.