GÜNDEM

Çadırda yaşayan depremzede yetkililere seslendi: Perişan bir haldeyim!

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinden etkilenen Malatya’da depremzedelerin barınma sorunu devam ediyor. Battalgazi ilçesinde deprem sonrasında eşi ve çocuğuyla çadırda kalan depremzede Necati Geçit, "Malatya depreminde dışarıda kaldık bize ne bir çadır ne bir konteyner vermediniz. 9 yaşındaki çocuğumla beni bu zulme bu işkenceye mahkum ettiniz. Bu nasıl bir Müslümanlık? Ben perişan bir haldeyim kronik astım hastasıyım, kalp hastasıyım" diyerek yetkililere tepki gösterdi.

Abone Ol

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinden etkilenen Malatya’da depremzedelerin barınma sorunu devam ediyor. Battalgazi ilçesinde deprem sonrasında eşi ve çocuğuyla çadırda kalan depremzede Necati Geçit, "Malatya depreminde dışarıda kaldık bize ne bir çadır ne bir konteyner vermediniz. 9 yaşındaki çocuğumla beni bu zulme bu işkenceye mahkum ettiniz. Bu nasıl bir Müslümanlık? Ben perişan bir haldeyim kronik astım hastasıyım, kalp hastasıyım" diyerek yetkililere tepki gösterdi.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin yıl dönümünü sayılı günler kala Malatya’da barınma başta olmak üzere pek çok sorun devam ediyor. Depremi Malatya'nın Battalgazi ilçesinde yaşayan, eşi ve 9 yaşındaki çocuğuyla çadırda kalan kalp hastası depremzede Necati Geçit, yetkililere seslerini duyuramadıklarını söyledi.

"9 yaşında çocuğumla beni bu zulme işkenceye mahkum ettiniz"

Necati Geçit, şöyle konuştu:

"Türkiye Cumhuriyeti devletime, milletime ve Cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; 6 Şubat 2023 Malatya depreminde dışarıda kaldık bize ne bir çadır ne bir konteyner vermediniz. 9 yaşındaki çocuğumla beni bu zulme bu işkenceye mahkum ettiniz. 600 tane milletvekili size sesleniyorum; sizin de çocuğunuz, evladınız var, siz de geçiniyorsunuz. ‘Emekliye 10 bin lira maaş’ diyorsunuz. Ondan sonra diyorsunuz ki ‘Biz elhamdülillah Müslümanız.’ Bu nasıl bir Müslümanlık? Ben perişan bir haldeyim kronik astım hastasıyım, kalp hastasıyım. Cumhurbaşkanı’na ulaşamıyorum, belediye başkanlarına ulaşamıyorum, CHP’nin belediye başkanlarına ulaşamıyorum. Bu nasıl bir ülke? Ben bu ülkenin vatandaşı değil miyim, sizin de evladınız yok mu? Ben burada çocuğumla, eşimle perişan bir haldeyim yazık, günah değil mi bana?

"65 yaşından sonra hırsızlık mı yapayım?"

Benim gibi insanlar hep dışarıda. 5 kat, 10 kat evi yıkılana çadır, konteyner veriyorsun. Bana bir çadır yok, konteyner yok, bir yardım yok. Ben ne yapacağım kime gideceğim? Sayın Cumhurbaşkanım sana sesleniyorum; benim ne yapmam lazım bu yaştan sonra? 65 yaşından sonra hırsızlık mı yapayım, gasp mı yapayım, vurgun mu yapayım, dolandırıcılık mı yapayım? Nedir bu çektiğimiz yeter yazık günah değil mi bize? Bu millete acıyın artık, yeter sabrımız tükendi. Bu karda kışta 9 yaşındaki çocuğumla... Sen dışarıda olursan Allah rızası için bir düşün bu Allah’ın hoşuna gider mi? İnsan olan insan buna tahammül eder mi? Yazık günah değil mi bize bizde insanız."

"Çocuğumun başını yıkayamıyorum"

Konteyner talebinde bulunan anne Emine Geçit ise "6 Şubat depreminden beri çadırdayız. Çocuğumla perişan olduk sobamızın yakacağı yoktu devlet bize konteyner vermedi. Gıdamız yok, çocuğumun başını yıkayamıyorum çok sıkıntılar yaşıyoruz. Malatya’da kar yağmış her taraf buz, kar, çamur. Allah rızası için bize bir yardım edin. Ne olursunuz Allah rızası için çocuğumun hatırı için bir hayır sahipleri konteyner versinler Allah rızası için bize yardım edin" ifadelerini kullandı.