Özçelik, gazetecilere, Bodrum'da yağışlarla beraber kentsel altyapıdaki yetersizlikler nedeniyle taşkın ve su baskınlarının yaşanmaya başladığını ifade etti.
Bodrum'un "yağmur suyu direnç hattının" olmadığına dikkati çeken Özçelik, "Bunun olmamasından kaynaklı yağan yağışlar yüzeysel drenaj sistemleriyle tahliye edilmeye çalışılıyor. Bu ise en ufak bir yağışta dere yataklarının ya da rögarların temizlenmemesi nedeniyle su baskınlarına yol açıyor." dedi.
Bodrum genelinde özellikle yarımadanın uç kesimlerindeki Akyarlar ve Turgutreis'te sıkça su baskınlarının yaşandığını hatırlatan Özçelik, şöyle konuştu:
"Yarımadanın genelinde taşkın etkileri görülürken, rezervuarların bulunduğu Mumcular ve Yatağan bölgesinde yağış miktarı istenilen seviyede olmadı. Mumcular Barajı'nda su seviyesi hala yüzde 5, Geyik Barajı'nda ise yüzde 14 civarında. Bu iki baraj Bodrum'a içme suyu sağlayan en önemli barajlar. Hala stresin devam ettiğini söyleyebilirim. Özellikle bahar ve kış aylarında gelecek yağışlarla beraber önümüzdeki dönemdeki riskin seviyesi belli olacak. Buranın tek sigortası Milas'a içme suyu ve Milas Ovası'na sulama suyu sağlayan Akgedik Barajı."
Özçelik, Akgedik Barajı'nda ise su seviyesinen yüzde 40'lar civarında olduğunu kaydederek, "Önümüzdeki dönemde eğer kuraklık etkileri devam ederse sadece Bodrum'da değil Milas da dahil olmak üzere bölgenin genelinde ciddi anlamda sıkıntı söz konusu olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
