Bu sene gerçekleştirilen COP’un ülkelerin enerji politikalarının yanı sıra temel olarak finansman konularına odaklanması ve özellikle yeni kolektif finansal hedeflerin belirlenmesi bekleniyor. Buna göre, COP29'un bugünkü oturum ve toplantılarında, iklim değişikliğine yönelik finansman anlamında önemli değerlendirmeler yapılacak.

Kopenhag'da belirlenen ve 2020 yılına kadar gelişmiş ülkelerin, gelişmekte olan ülkelere sağlaması planlanan yıllık 100 milyar dolarlık finansman taahhüdü, ancak 2022’de hayata geçebilmiş; ancak hedefe ulaşılamayınca süre 2025’e kadar uzatılmıştı.

“İklim değişikliğiyle mücadelede yıllık 1-2 trilyon dolar gerekli”

Uzmanlar, 100 milyar dolarlık taahhüdün yetersiz kaldığını belirtirken; 2025 sonrası için yeni bir finansman hedefinin belirlenmesi gerektiğini ifade ediyor. Buna göre, iklim değişikliğiyle etkili bir şekilde mücadele etmek için yıllık 1-2 trilyon dolar arasında bir finansman gerektiği dile getirilirken; bu fonun, nasıl toplanacağı ve kimlerin bu fona katkıda bulunacağı henüz net değil. Gelişmiş ülkeler, gerekli finansmanın sağlanması için daha geniş bir katılım yapılması gerektiğinin altını çizerken; bahsi geçen finansmanın kredi mi yoksa hibe şeklinde mi olacağı konusunda görüş ayrılıkları da bulunuyor. COP29 süresince tüm bu konuların netleşmesi bekleniyor.

Trump'ın yeniden başkan seçilmesi sorunlara neden olabilir

Analistler, Trump’ın yeniden ABD Başkanlığına seçilmesinin, ABD’nin 2015'teki Paris Anlaşmasından çekilmesi nedeniyle ciddi sorunlara neden olacağına işaret ediyor.

Son dakika: İstanbul Avcılar'da 3 büyüklüğünde deprem Son dakika: İstanbul Avcılar'da 3 büyüklüğünde deprem

Öte yandan, Almanya ve Fransa'daki yetkililerin de konferansa katılmayacaklarını açıklaması, AB içinde de bir krize yol açmıştı. İklim değişikliğini konu başlığı yapan COP29 toplantılarının bir fosil yakıt üreticisi olan bir ülkenin başkentinde, Bakü’de yapılması da çokça eleştirilmişti.

Sınırda karbon düzenleme mekanizması da önemli başlıklarından birisi

Toplantının önemli başlıklarından bir diğeri ise Avrupa Birliği’nin yürürlüğe girecek sınırda karbon düzenleme mekanizması. Çin ve Brezilya, Güney Afrika, Hindistan ve diğer büyük gelişmekte olan ülkeler, AB'nin kısıtlayıcı ticaret uygulamalarının tartışılmasını isterken; onlara göre bu düzenlemeler bir tür ticaret savaşı anlamına geliyor.

Türkiye'yi de etkileyecek

SKDM'nin Türkiye’yi de önemli biçimde etkileyeceği vurgulanıyor. Ticaret Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, SKDM’nin anlamı, hangi ürünlerin uygulamaya dahil olduğu, gömülü emisyonların hesaplanması, raporlama ve geçiş dönemine yönelik kısa bilgiler olarak belirtiliyor. Buna göre, SKDM aracılığıyla AB ilk aşamada, çimento, demir-çelik, alüminyum, gübre, hidrojen ve elektrik sektörlerine ilişkin yerli ve ithal ürünlerin tabi olduğu karbon bedelini eşitlemeyi amaçlıyor.

Türkiye’de de bugün saat 16.00’da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un 2053 iklim yol haritasını açıklaması beklenirken, gün içerisinde aynı zamanda, Dünya Meteoroloji Örgütü’nün “2024 İklim Raporu” açıklanacak. ABD'nin iklim danışmanı John Podesta da saat 17.30’da bir basın toplantısı düzenleyecek.