Kentte bir grup genç, 2 ay önce Osmanlı Devleti'nin manevi mimarı, Osman Gazi'nin kayınbabası ve hocası Şeyh Edebali'nin külliyesinde meşk kültürünü başlatmak için kolları sıvadı.
Bu kapsamda sosyal medya üzerinden bir araya gelen çeşitli mesleklere mensup grup, geçen mayısta cuma günleri akşam namazından bir saat önce, külliyedeki tarihi Orhangazi Camisi'nin önünde tef, ney, ud ve çello gibi enstrümanlarla Türk tasavvuf müziğine ait pek çok makamdaki eseri icra etmeye başladı.
Eserleri bir hafta boyunca çalışan gençler, cuma akşamları caminin önüne bir saat meşk ediyor.
Daha sonra akşam namazını kılan, ardından gelecek haftanın hazırlığına başlayan grup, geleneği Söğüt ilçesindeki Ertuğrul Gazi Türbesi'nde de canlandırmak istiyor.
"Şeyh Edebali'yi ziyaret edenler bizimle ilahi söylüyor"
Orhangazi Camisi imam hatibi 32 yaşındaki Muhammed Kaya, 1299'da Bilecik'in fethiyle Şeyh Edebali'nin bölgeyi mesken tuttuğunu, çeşitli yapılar inşa ettiğini söyledi.
Kültür mirasını yaşatmak için böyle bir işe giriştiklerini anlatan Kaya, şöyle devam etti:
"Burada her hafta cuma günü, akşam namazına bir saat kala toplanıyoruz. Türk tasavvuf müziği eserleri geçiyoruz. Elimizden geldiğince, dilimiz döndüğünce bu meşkleri yapmaya gayret ediyoruz. Yüzyıllar önce burada mevlevihane varken bu gelenek mevcutmuş. Bizler de Şeyh Edebali'nin torunları olarak bunu başlatalım istedik."
Kaya, İstanbul ve Bursa başta olmak üzere pek çok ilde meşk kültürünün yaşatıldığını dile getirdi.
Organizasyonun hayata geçirilmesinde neyzen Enes Çoban'ın teşvikinin bulunduğunu belirten Kaya, "Etkinliği sosyal medya üzerinden duyuruyoruz. Kısa videolar çekerek orada paylaşıyoruz. Zaman zaman Bozüyük'ten ve çeşitli ilçelerden farklı meşk grupları da gelmekte. Kalıp bir grubumuz yok, herkese açık bir ortam." dedi.
Kaya, külliyeye gelen misafirlerin kendilerini beğeniyle karşıladığını sözlerine ekledi.
Neyzen 23 yaşındaki Enes Çoban da meşk kültürünün uzun yıllar öncesine dayandığını, medrese ve külliyelerde haftalık yapıldığını kaydetti.
Bu kültürü Bilecik'te canlandırmak istediklerini aktaran Çoban, "Burada ruhumuz tatmin oluyor. Şeyh Edebali'yi ziyaret eden misafirler, musiki sesine şahit olduklarında katılıyorlar. Bizimle ilahi söylüyorlar. Bu da bizi mutlu ediyor." dedi.