Almanya'ya iltica eden Türkler ülkeyi karıştırdı: Siyasiler devreye girdi

Almanya'nın çok okunan gazetelerinden Bild, son dönemde Türkiye'den Almanya'ya sığınma talebinde rekor artış olduğunu duyurarak kapsamlı bir haber yayınladı.

Bild, Türkiye'den on binlerce insanın kaçtığını belirtirken bu sayının giderek arttığına da dikkat çekti. Gazeteye konuşan Alman siyasetçiler ve polis duruma müdahale edilmesi gerektiğini belirtti.

Grafik Almanya 1

Alman siyasetçiler Türkiye'nin önemli bir NATO müttefiki olduğunu belirtirken Almanya'ya sığınma talebinde bulunulmasının reddedilmesi gerektiğini söyledi.

Alman Federal Göç Bürosu'nun verilerine göre 2021 yılında Türkiye'den 7067 insanın iltica başvurusunda bulunduğu, 2022'de bu sayının 23.938'e çıktığı belirtildi. 2023'te bu sayının 61.181 olduğu belirtilirken 2024'ün ilk aylarında bu sayının 15.000 civarında olduğu kaydedildi. Ülkeye sığınmak isteyen Türk pasaportu sahiplerinin üçte ikisinin ise erkek olduğu belirtildi.

Sığınma talebinde bulunan her 12 kişiden 1'inin başvurusunun kabul edildiği ve sığınma hakkı verildiği de duyuruldu.

"SABOTE EDİLİYOR" İDDİASI

Bild'e konuşan Alman hükümetinden kaynaklar bu konunun rahatsızlık yarattığını açıkladı. Bild'e konuşan bir kaynak, "Ülkeden ayrılması gereken 14.275 Türk vatandaşı var. 2024'ün ilk çeyreğinde 2776 Türkten 449'u ülkesine geri gönderildi" dedi. Bild'e konuşan kaynak, Cumhurbaşkanı Erdoğan hükümetinin bu dönüşleri "sabote" ettiğini öne sürdü.

Bild gazetesi, resmi verilerden derlediği grafikte Türkiye'den sığınma talebinde bulunanların sayısını yıllara göre bir araya getirdi.

İsmini açıklamayan kaynak, "Türkiye, charter uçuşları kabul etmiyor" dedi.

Alman Federal Polis Birliği'nin başkanı Heiko Teggatz, "Bu sayılar alarm vermenin de ötesinde. Türkiye, güvenli bir ülke, bir NATO müttefiki ve AB'ye aday bir ülke. Türkiye'nin iadeleri kabul etmemek için mantıklı bir sebebi yok" dedi. Teggatz, Almanya ile Türkiye arasında yaşanan sorunun Avrupa Birliği'nin dengesizleştirdiğini de iddia etti.

CSU'lu siyasetçi Andrea Lindholz da, çifte vatandaşlığın bu tür gelişmeleri tetiklediğini öne sürdü.