Anadolu Gençlik Derneği (AGD)-Milli Gençlik Vakfı (MGV), Türkiye’nin dört bir yanından yüzlerce teşkilat mensubunun katılımıyla Genel Merkez’de düzenlenen Şube Başkanları ve Şube Sorumluları Toplantısı ile coşku ve heyecan içinde 48. Dönem açılışını gerçekleştirdi. Toplantıda konuşan AGD-MGV Genel Başkanı Salih Turhan katılımcılara hitap ederek şu şekilde konuştu:

“48. Dönemin ilk toplantısında bir araya geldik, Cenab-ı Allah birlikteliğimiz daim kılsın. Yeni dönemimiz hayırlara vesile olsun. Yarım asırlık bir teşkilatın içerisindeyiz. Bu asırlık teşkilatı kuran merhum Erbakan hocamızdan ve şimdiye kadar insanlık için hizmet eden tüm dava büyüklerimizden, kardeşlerimizden Allah razı olsun.

Hicri olarak Safer ayının içerisindeyiz. Safer ayı ayrıca hicret ayı. Hicret bizim için önemli dersleri ve mesajları içinde barındırıyor. Bunaldığımızda, daraldığımızda, Efendimiz (sav)’in mücadelesinde mühim bir yere sahip olan Hicret olayını hatırlayarak içinde bulunduğumuz sıkıntılardan kurtulmak için yol haritaları ararız. Hicret hadisenin içerisinden teslimiyet ve fedakarlık gibi iki önemli dersi alırız. Hz. Ali Efendimiz kendisini Peygamber Efendimiz için feda etmeyi göze almıştı. Hz. Ebubekir Efendimiz teslimiyet içerisinde Peygamber Efendimiz’e yoldaşlık etmişti.

Hicretten alacağımız bir diğer mesaj ise stratejidir. Sahabe efendilerimiz Peygamberimize “Bunaldık, daraldık, Medine’ye gidelim” dediler. Ama Peygamber Efendimiz “Bekleyin” dedi. Stratejik davranarak Müslümanların hicreti için gerekli zemini hazırladılar.

Bugün bize ‘siz çok marjinal kaldınız, dünya değişti, insanlar değişti, koşullar değişti siz halen aynı yerdesiniz’ diyorlar. Bu manada biliyorum ki her biriniz zorluklarla karşılaşıyorsunuz. Her zorlukla beraber bir rahmet ve bereket vardır. Zorlukları, çalışmalarımız ve çabalarımızla birlikte rahmet ve bereket vesilesine çevirebiliriz. Evet bizler aynı yerdeyiz, batılın karşısında Hakk’ın yanındayız. Bu yarım asırdır böyle, bundan sonra da böyle olacak Allah’ın izniyle.

11 Eylül olayının yıl dönümündeyiz. Aradan seneler geçti fakat halen aydınlatılmadı. Dünyaya özgürlük pazarlamaya çalışan ABD, sözde fikir ve basın özgürlüğünü savunan ABD bu olaylarla alakalı tüm belgeleri ve bilgileri yok etti, bunların yayılmasına yasak koydu. ABD’nin yeni bir düşman belirlemesi ve dünyaya duyurması gerekiyordu. İslam dünyasını düşman ilan etmek ve kanlı elleriyle bu coğrafyalara temas etmek için 11 Eylül kurgulandı. Bush o dönemlerde yaptığı bir açıklamada ‘yeni bir Haçlı Seferi’ başladı demişti. Haçlı Seferleri tarih boyunca İslam’ı ortadan kaldırmak için Müslümanlar’a yönelik yapıldı ve öyle devam etti. Sonraki süreçte ise Kelime-i Şehadet getirerek insanların kafasını kesen bir yapı ortaya çıktı. Bunlara da cihatçı diyerek tüm Müslümanları terörist olarak göstermeye başladılar. Afganistan’da, Pakistan’da, Irak’ta, Suriye’de, Libya’da Müslümanları birbirlerine düşürdüler.

125 yıl evvel İsviçre’nin Basel şehrinde Theodor Herzl’in katılımıyla Siyonist Kongresi düzenlenmişti. Geçtiğimiz haftalarda ise, 29 Ağustos’ta bunun yıl dönümüydü. Türkiye’de büyük kahramanlıklarla ağırlanan Herzog da buraya anma törenlerine katıldı, konuşma yaptı ve 125 yıl önceki yol haritalarını tekrarlamış oldu. Bu planlar; İsrail devletinin kurulması, bu devletin Büyük İsrail devletine dönüştürülmesi ve İslam’ın ortadan kaldırılması. Allah’ın izniyle biz bunların hiç birine izin vermeyeceğiz.”