ABD’nin Irak’taki füzelerine yönelik füzeli saldırı düzenleyen İran’da aynı saatlerde güneydeki Buşehr’de 4.5 ve 4.9 büyülüğünde iki deprem meydana geldi.
Tahran’da da Ukrayna Havayolları’na ait bir yolcu uçağı düştü, 176 yolcu hayatını kaybetti.
İndyturk.com'da yer alan habere göre; Her iki olayın da İran saldırısının ardından gelmesi üzerine sosyal medyada, ABD’nin HAARP sistemi olarak adlandırılan gizli bir silahı devreye sokmuş olabileceği iddia edildi.
Emekli asker, stratejist Abdullah Ağar’ın Twitter hesabından yaptığı şu paylaşımda bu konudaki iddiaları daha da yaygınlaştırdı:
İran ABD'yi Irak'ta vurdu. Tahran'da Ukrayna Hava yollarına ait bir uçak düştü. İran'da 4.9 büyüklüğünde bir deprem oldu. İran'da 5.5 büyüklüğünde bir deprem daha oldu. Misilleme ve HAARP mı devrede? Durun bakalım, daha neler olacak!
Depremleri, iklim değişikliklerini tetiklediği öne sürülüyor
HAARP silahı yıllardan beri söylenen ancak resmi olarak kabul edilmediği için komplo teorileri de konu olan bir iddia.
Varlığı resmi olarak kabul edilmediği için çıkan bilgiler de muhtelif.
Yüksek Frekanslı Aktif 'Aurora'sal Araştırma Programı anlamına gelen HAARP silahının ABD Ordusu’nun finansmanı ile geliştirildiği, ilk HAARP istasyonunun 1997’de Alaska eyaletinde kurulduğu öne sürülüyor.
İddialara göre Sırp bilim insanı Nikoda Tesla’nın projesinden esinlenerek geliştirildiği HAARP ile 3.5 megavat gücünde ve 10 MgHz boyundaki dalgaları iyonesfere gönderiyor.
Bu dalgaların yerden 600 km. yüksekten yeryüzünde hedeflenen bölgeye yansıtılarak oraya güneşten bin misli daha fazla enerjinin iletilmesi sağlanıyor.
Adeta şok etkisi yaratan bu enerji nedeniyle hedeflenen bölgede ani depremler, hava değişimleri gibi doğal afetler tetiklenebiliyor ya da o alandaki bütün elektronik, mekanik araçlar felç edilebiliyor.
Peki HAARP silahı gerçekten var mı?
Peki pek çok komplo teorisine neden olan HAARP silahı iddiası ne kadar doğru? Gerçekten böyle bir sistem var mı? Ve bununla ani depremler ve iklim değişiklikleri yapmak mümkün mü?
“HAARP yapay kuzey ışıkları oluşturmak için kullanıldı”
İTÜ Öğretim Üyesi Meteoroloji Mühendisi Dr. Deniz Demirhan, iklim değişikliklerine de yol açtığı iddia edilen HAARP'in bir proje olarak var olduğunu ancak detaylı bilgiye sahip olunmadığını şu sözlerle belirtti:
14 hektarlık bir alana yayılan HAARP projesi, yüksek frekanslı aktif auroral araştırma programı olarak bilinir. Mayıs 2014'te HAARP programının bir yıl içerisinde tamamen sona erdirilebileceği belirtilmiş ve Ağustos 2015'te tesis ve tüm ekipmanları Alaska Fairbanks Üniversitesine devredilmiştir. 3.6MWatt gücüne sahiptir. Güçlü bir iyonosferik ısıtıcıdır. Atmosferin 50-500km arasındaki bölgesinin incelenmesi için kullanılması esastır. HAARP yapay kuzey ışıkları oluşturmak için kullanılmıştır. Bu proje ile ilgili net bilgiler elimizde yoktur. Bilinenler spekülasyonlardan oluşmaktadır.
"HAARP enerjisinin yerküre üzerinde etkisi olmama ihtimali var"
Demirhan, sözlerini şöyle devam ettirdi:
Ancak şöyle düşünülürse bir şimşek oluşumuyla meydana gelen enerji 10000MWatt civarındadır. Dolayısıyla Haarp projesinin enerjisinin dünya atmosferi ve yerküre üzerinde bir etkisi olmama ihtimali vardır. Bu proje kapsamında çeşitli depremler oluşturulduğu varsayılsa da Stanford Üniversitesi profesörü, Türk bilim insanı Umran İnan, Popular Science dergisine verdiği demeçte iklim kontrolü ile ilgili komplo teorilerinin "tamamen yanlış bilgiye dayandığını" belirtmiştir.
Uçağa siber saldırı mı düzenlendi?
Emekli Tümgeneral Armağan Kuloğlu ise en azından depremlerin teknolojik olarak devreye sokulması şu an için ispatlanmış bir şey değil.
Kuloğlu, buna karşın düşen uçağın ABD yapımı Boeing 737 olmasına dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü:
Uçağın ABD imali olduğu düşünüldüğünde acaba ABD’nin uçaktaki bir sistemde siber saldırı ile arıza meydana getirmesi mümkün mü sorusu akıllara gelebilir. Ancak füze saldırısı ile uçağın düşüşü arasındaki zaman farkı düşünüldüğünde bu kadar kısa bir sürede böyle bir karara varılmış olması bana pek mümkün görünmüyor. O nedenle yaşanan olayların tesadüf olduğunu düşünüyorum.
Ergen: Böyle bir ortamda kimse yolcu uçağı ile uğraşmaz
Emekli Kurmay Albay Aziz Ergen de HAARP teknolojisiyle ilgili iddiaların şu ana kadar komplo teorileri olmaktan öteye geçmediğini ileri sürerek, “Yaşananlar tesadüfi olay. Hani karşılıklı düzenli savaş olsa diyelim böyle bir teknolojisi var kullansın. Ancak şu an gayri nizami bir mücadele var. Kim kimi fırsat bulursa vuruyor. Misilleme zaten bekleniyordu. Ancak böyle bir ortamda kimse yolcu uçağı ile uğraşmaz. Öncelik askeri hedefler olur”
Gündoğdu: Depremlerin dışarıdan tetiklenmesi imkansız
Deprem Bilimci Prof. Dr. Oğuz Gündoğdu’nun HAARP silahıyla ilgili iddiaların 1999 depreminden sonra gündeme geldiğini belirterek, “Uçağın neden düştüğünü bilemem ama yerin kilometrelerce altında olan bir depremi dışarıdan tetiklemek şu an için imkansız bir şey” diye konuştu.
Kılıç: İddialar saçma
Savunma sistemleri uzmanı Hakan Kılıç ise yolcu uçağının ABD tarafından sinyal gönderilerek düşürülmüş olabileceği iddialarını saçma olarak niteleyerek, “ABD düşürmüş ise füze ile vurmuştur. Bunu yapabilir ama uçak Tahran yakınlarında yani çok içeride. O yüzden bu ihtimal de çok zayıf. ABD deprem silahı var demiyor. Resmi bir kabul yok. Ben de duymadım. Moap denen dev bir bomba var. Nakliye uçağından atılıyor koca bir köyü kasabayı yok ediyor ama deprem yapmıyor" diye konuştu.