BM Güvenlik Konseyi'nde (BMGK), Suriye'nin kimyasal silah kullanımına ilişkin oturum düzenlendi.

Burada konuşan Wood, bugün Suriye'deki gelişmelerin BMGK'nin kimyasal silah dosyasına ilişkin toplantılarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdiğini dile getirdi.

BMGK'nin 2118 ve 2254 sayılı kararlarının öneminin de bir kez daha görüldüğünü kaydeden Wood, "Esad rejimi, daha önce bugünkü gibi kendini büyük risk altında hissettiğinde kendi halkına karşı kimyasal silah kullandı." diye konuştu.

Wood, BMGK'de "çok çok az sayıda" ülkenin Esed rejiminin Suriye halkına karşı kimyasal silah kullandığı gerçeğini saklamak istediğini belirterek, "Gerçekler saklanamaz. Bu suçları işleyenler saklanamazlar. Hesap verecekler." ifadelerini kullandı.

Esad rejimi ve destekçilerinin yalanlarla gerçekleri çarpıtmaya çalıştığını savunan Wood, rejimin kimyasal silah kullanımına ilişkin gerçeklerin çok açık olduğunu, kimsenin bu "ucuz hilelere" kanmaması gerektiğini söyledi.

Wood, halihazırda rejim ve destekçilerinin Halep ve İdlib'de sivillere yönelik saldırılarını artırdığına dikkati çekerek, "Uluslararası toplumun gözleri sizin üzerinizde ve adalet tecelli edene kadar olmaya devam edecek." uyarısında bulundu.

BMGK'nin Suriye'nin kimyasal silah kullanımı dosyasına odaklanmaya devam etmesi gerektiğinin altını çizen Wood, "Bu, geçmişte kalan bir durum değil. Uluslararası barış ve güvenliğe tehdit olmaya devam ediyor." değerlendirmesinde bulundu.

"KSYÖ Batı'nın emirlerini yerine getirmeye devam ediyor"

Öte yandan, Rusya'nın BM Daimi Temsilci Yardımcısı Dmitry Polyansky Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (KSYÖ) Teknik Sekreterliğinin "itaatkar bir şeklide Batı'nın emirlerini" yerine getirerek Suriye ve müttefiklerinin itibarını lekelemeye çalıştığını söyledi.

Batı'nın yalan söylemeye devam ettiğini savunan Polyansky, tarafsız bir araştırma yerine yalanların profesyonelce sürdürüldüğünü dile getirdi.

"Kimyasal silahların devlet dışı aktörler ya da terör örgütlerinin eline geçmesi ciddi tehdit"

Türkiye’nin BM Daimi Temsilciliği Müsteşarı Erman Çetin Suriye'de kimyasal silah kullanımının hem iç savaşı derinleştirdiğini, hem de uluslararası hukuk ve insan onurunu ciddi şekilde ihlal ettiğini dile getirdi.

Suriye rejiminin kimyasal silah kullanımının aynı zamanda siyasi çözüm girişimlerini de baltaladığına işaret eden Çetin, "Kimyasal silahların devlet dışı aktörler ya da terör örgütlerinin eline geçmesi sadece Suriye değil tüm bölge ve ötesi için de çok ciddi tehdit teşkil eder." uyarısında bulundu.

Çetin, kimyasal silah kullanımını engellemek ve hesap verilebilirliği sağlamak için tüm üyelerin ortak sorumluluğu bulunduğunu kaydetti.

Uluslararası toplumun Suriye rejimi üzerinde KSYÖ ile koşulsuz işbirliği yapması ve yükümlülüklerini yerine getirmesi için baskı kurmaya devam etmesi gerektiğini vurgulayan Çetin, "Türkiye, kimyasal silah kullanımını yer, zaman ve koşul fark etmeksizin kınıyor." dedi.

Çetin, Suriye'deki mevcut gelişmelerin, siyasi sürecin tekrar canlandırılmasının önemini bir kez daha gösterdiğini sözlerine ekledi.

"Suriye'nin beyanı doğru ve yeterli değil"

BM Silahsızlanma Yüksek Temsilcisi Izumi Nakamitsu, BM'nin Suriye'de kötüleşen güvenlik durumundan endişe duyduğunu ifade etti.

Tüm tarafların uluslararası hukuk uyarınca yükümlülükleri bulunduğunu kaydeden Nakamitsu, bu çerçevede siviller ve sivil altyapıların korunması gerektiğinin altını çizdi.

Nakamitsu, BMGK'nin 2118 sayılı kararı uyarınca Suriye'de tüm kimyasal silah programlarının imha edilmesine ilişkin yürütülen dosyada Suriye ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü arasında tam işbirliğinin kritik öneme sahip olduğunun altını çizerek, halihazırda tespit edilen 26 sorundan 19'unun hala çözümlenmediğini bildirdi.

Bu konuda belirlenen boşluklar, tutarsızlıklar uyuşmazlıkların halen çözülmediğine işaret eden Nakamitsu. "KSYÖ Teknik Sekreterliği, Suriye tarafından teslim edilen beyanın doğru ve yeterli olmadığı görüşünde." dedi.

"Kimyasal silahlar, Suriye halkının hayatını cehenneme çevirdi"

Suriye Kimyasal Dosyası Belgeleme Merkezi Direktörü Nidal Shikhani da oturumda yaptığı konuşmada, "Kimyasal silahlar, Suriye halkının hayatını cehenneme çevirdi." diye konuştu.

Shikhani, Suriye'nin kimyasal silah cephanesinin halen uluslararası barış ve güvenliğe yönelik ciddi bir tehdit teşkil ettiğini söyledi.

Suriye'nin 262 kez kimyasal silah kullandığını, bunun 3 bin 423 kişinin ölümü ve 14 bin sivilin yaralanmasıyla sonuçlandığını kaydeden Shikhani, bu silahların kullanımının aynı zamanda sakat çocuk doğumları ve travmalara yol açtığını dile getirdi.

Shikhani, bu tür silahları kullananların cezalandırılmasının büyük önem taşıdığını belirterek, "Suriye rejimini koruyanlar artık buna bir son vermeli. Terörist kimyasal silah cephanesini korumayı sonlandırmalı." çağrısında bulundu.

Suriye yönetiminin kimyasal silah kullandığı tespit edilmişti

Suriye rejimi, 13 Eylül 2013'te Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü'ne (KSYÖ) dahil olmuş ve aynı ay BMGK, Suriye'nin kimyasal silahlarına ve KSYÖ'ye katılımından bir ay önce Doğu Guta'da gerçekleştirdiği katliama ilişkin 2118 sayılı kararı kabul etmişti.

Gazze'de şehit sayısı 45 bin 259'a yükseldi Gazze'de şehit sayısı 45 bin 259'a yükseldi

21 Nisan 2021'de KSYÖ Taraf Devletler Toplantısı'nda alınan kararla, Suriye'de Beşşar Esed rejim güçlerinin Mart 2017'de Latamne'de ve Şubat 2018'de Serakib'de kimyasal silah kullandığının tespit edilmesinin ardından, bu ülkenin bazı üyelik hakları askıya alınmıştı.