14 Mayıs'ta gerçekleştirilen ilk tur cumhurbaşkanı seçimlerinde kazanan çıkmadı.
Seçim sonucunda Meclis dağılımı belli olurken yeni bir seçim için 28 Mayıs’ta sandık başına gidilecek. Türkiye'deki Cumhurbaşkanlığı seçimleri, bölgesel ekonomik ilişkiler ve Türk ordusunun Irak ve Suriye'nin kuzeyindeki mevcudiyeti nedeniyle bu bölgelerde de yakından takip ediliyor.
Petrolünü Türkiye topraklarından geçen boru hattı ile ihraç eden Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ile Türkiye arasındaki ticaretin hacmi milyarlarca dolar büyüklüğünde. Bölgedeki çatışmalara rağmen, ortak ticaret hacmi 2022 yılında 12 milyar dolar olarak kaydedildi.
Erdoğan-Barzani’nin stratejik ilişkisi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaklaşık otuz yıldan bu yana iktidarda olan IKBY Başkanı Neçirvan Barzani arasında stratejik bir ilişki bulunuyor.
DW'de yer alan habere göre 14 Mayıs'ta yapılan birinci tur Cumhurbaşkanlığı Seçimi'nin ardından Barzani, Erdoğan'ı arayarak aldığı sonuçtan dolayı tebrik etti ve ikinci tur için başarı diledi. Barzani mesajında "Reis" diye hitap ettiği Erdoğan'ı arayarak, rakibi Kemal Kılıçdaroğlu'nu ikinci turda mağlup edeceğine dair "güven ve iyimserliğini" dile getirdi.
Iraklı Siyaset Bilimci Muhammed Ezedin, "iki ülkenin ekonomik olarak ortak çıkarlara sahip olduğunu" ifade ederek, "Kürdistan yönetimi Türkiye ile hep iyi ilişkiler kurmaya çalıştı çünkü Türkiye onun dünyaya açılan kapısı. Bu yakınlığın temeli ekonomik" diyor.
Irak Kürtleri farklı görüşlere sahip
Ankara'nın Erbil ile olan ticari ilişkilerinden, Kuzey Irak'taki çok sayıda Kürt esnaf faydalanıyor. Bunlardan biri de Erbil pazarında dükkan işleten Ahmed Krouanji. "Erdoğan cumhurbaşkanı olduğundan beri memnunuz" diyen Koruani, "Türkiye ile çok fazla ticaret var, ekonomik durum iyileşti" ifadelerini kullanıyor. Ancak Erbil'de, Erdoğan'ın olası bir zaferinin, Türkiye'deki Kürtler açısından iyi olmayacağını düşünen ve bu sebepten dolayı Erdoğan'a karşı çıkanlar da mevcut.
Bölgedeki diğer önemli Kürt kentlerinden Süleymaniye'de yaşayan ve uluslararası hukuk dersi veren akademisyen Kamel Ömer'e göre, Erdoğan'ın bir beş yıl daha göreve gelmesi, bölgedeki şiddeti artırabilir. Türk ordusunun böyle bir durumda, "Kürdistan'daki askeri nüfuzunu genişletebileceğini savunan Ömer, Türkiye'nin "özerk bölgeye daha derinlemesine nüfuz edebileceğini" ifade ediyor.